ARKASI GELİR mi? BİLMİYORUM! BELKİ GELİR...

ARKASI GELİR mi? BİLMİYORUM! BELKİ GELİR...

Bugün beni mazur görün. Canım yazı yazmak istemiyor. Yazı yerine size kısa bir ufuk turu yaptırmak istiyorum. Pahalı ama bedava bir tura hazır mısınız? (yazarınızın kıymetini bilin kâfi!)

Önce ülkemiz basınından mini bir ufuk turundan sonra dünyaya açılacağız…

Yandaş medya her zaman insanın ayağını yerden kesen başlıklarla çıkıyor ve insana pembe hayaller kurduruyor doğrusu! Örneğin; “NATO zirvesinde Erdoğan’la görüşmek için sıraya giren liderler.” Ya da; “Ekonomiye güven 1,5 yılın zirvesinde. PTT yılsonuna kadar 2500 kişi daha alacak. Meyve ve sebze yüzde 10 ucuzluyor. Başbakan yardımcısı dipten çıkışa başladık” dedi gibi. Gerçekten pembe değil pespembe haberler için bravo demeli mi?

Şimdi kemerlerinizi bağlayın Yunanistan’a uçuyoruz!

Hani derler ya gazeteciliğin aslı resim, yazarlığın aslı isimdir diye! Selanik’e giden bir grup Türk’e, genç bir gazeteci başbakanları olan Çipras’ı şöyle anlatıyor; “Çipras, çok zengin bir ailenin çocuğu olmasına rağmen, eşinin isteği ile devletin resmi konutunda değil, 70 metre karelik iki odalı bir evde oturmaktadır. Başbakan ve eşi başarılı öğrencilerin eğitim aldığı Atina Teknik Üniversitesi’ni bitirmişlerdir. Çipras, başbakan olunca öncelikle kilisenin ödeneklerin kesmiş, daha sonra devletin hizmetine verdiği 3 uçağı ve resmi makam araçlarını ülke ekonomisine katkı olsun diye satmıştır. Ayrıca bir özelliği daha vardır. Gittiği her yerde halkın her kesimiyle konuşarak görüşlerini alır ve onlarla sohbet eder.”

Çipras’ı anlatan genç gazeteci hayranlığını gizlemeden halkın onu çok sevdiğini ve özellikle de gençlerin ona çok güvendiğini söyleyerek bitirir sözlerini…

Haberi okuyunca aklımı kurcalayan sorular oldu;

Yanlış soru şu ki; Önemli olan yönetmek mi, ele geçirmek mi?

Doğru soru şu ki; Çipras örneği liderler giderek azalmıyor mu?

Net soru şu ki; Gelişmiş batı ülkeleri boşuna koltukları genç nesillere devretmiyor değil mi?

Sonuç: Yukarıda gazeteciliğin aslı resim, yazarlığın aslı isim derken tam da Selanik’te konuşan genç gazetecinin çektiği net resmi ve ortaya koyduğu doğru ismi kastetmiştim…