BEKA SORUNU
AKP iktidarı 31 Mart 2019 tarihli yerel seçimleri ısrarla ülkenin beka sorunu olarak yorumluyor. Bu yoruma Cumhur İttifakı’nın diğer kanadı MHP de katıldı, acele. Beka da beka.
Gerçekte bu yerel seçimin ülkenin bekasıyla, devletin geleceğiyle ilgisi yok. A belediyesinin başkanının Ali veya Veli, Ahmet veya Mehmet olması, ülkemizin nasıl bir kader sorunu olabilir? İşte Erzincanlı başbakan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı. Kayserili bakan, Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan adayı. Denizlili bakan, İzmir Büyükşehir Belediyesi başkan adayı olarak yarışıyorlar.
Türkiye, beka sorununu Kurtuluş Savaşı ile aşmıştır. Özgür, bağımsız, güçlü ve güvenilir devletini kurmuştur. Bu gerçeği dünyaya kabul ettirmiştir. Bugün herşeye rağmen Türkiye yine ayaktadır. Fakat hükümetin sağlam biçimde ayakta durabildiğini söylemek de savunmak da zordur.
31 Mart yerel seçimleri öncelikle partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, giderek de AKP’nin bekasıyla ilgilidir. O nedenledir ki partili cumhurbaşkanı, sarayına bile uğramadan; gece gündüz, yağmur çamur demeden; ya meydanlarda ya salonlarda ya da televizyon ekranlarındadır. Yine o nedenledir ki sürekli konuşuyor, sürekli saldırıyor, sürekli savunuyor, sürekli vadediyor. Öyle ki bir günde iki ayrı ilde, bir günde bir ilin iki üç ayrı ilçesinde konuştuğu oluyor.
Partili cumhurbaşkanı tedirgindir, telaşlıdır. Gittiği her yerde o konuşuyor. Yörenin belediye başkan adayı gibi vaatlerde bulunuyor. Zaman zaman da iktidara aday muhalefet partisi lideri gibi genellemeler, eleştiriler yapıyor. Her eyleminde, her söyleminde bir büyük umutsuzluğun, bir büyük karamsarlığın endişesi gözleniyor. 17 yıldan beri aralıksız iktidarda olduğunu unutuyor. Bu 17 yılda batan tarım sektörünü, sürünen hayvancılığı, tıkanan sanayiyi, patlayan işsizliği, itibarı azalan yargıyı, tıkanan inşaat sektörünü, güçsüzleşen dış siyaseti, salgın hale gelen cinayet, uyuşturucu olaylarını, hayat pahalılığını, gerileyen basın ve bilim özgürlüğünü dile getirmekten özenle kaçınıyor.
Özetle partili cumhurbaşkanı, kendisinin ve partisinin geleceğini, ülkenin geleceğiyle bir tutup, beka sorunu olarak pazarlıyor.