BİR “EY!” SESLENİŞ de BİZDEN OLSUN…
Biz normal, vasat, sıradan insanlar hiç muktedirler gibi konuşup, onlar gibi düşünüp, yöneticiler gibi bağırabilir miyiz? Aslında biz kim onlar kim? Neden derseniz, öncelikle haddimizi biliriz, bilmediğimiz anda da zaten bildirirler haddimizi bize…
Şimdi madde madde yazarak konuyu açıklığa kavuşturalım;
20 yıldır ülkeyi yöneten bir kadro var. (aslında tek kişilik bir kadro mu demeliydim!) yeri geldiğinde taşı gediğine koyan, yeri gelmese de parmağını hep sallayan, yerli yersiz “bizim sabrımızı test etmeyin” diye bağıran, arada sırada “Ey Batı!” diye celallenen, “batı sana diyorum” derken “doğu sen anla” demeye getiren güçlü bir kadro bu!
Bu manzarayı ve özet bilgileri garipsediniz mi? Asla! Tam tersine alıştık! Üstelik pek yakında daha neler göreceğiz sinyallerini de aldık!
Sırayla gidersek; 15 Temmuz’dan beri sarsıntılar bitmedi.33 bin öğretmen ihraç edildi. 140 bin kamu görevlisi hakkında işlem yapıldı. 100 bin memur kamudan atıldı. 9 bin polis işten çıkarıldı. 500’e yakın akademisyen kürsüsünden uzaklaştırıldı. 167 gazeteci hapiste. Hapishanelerde yer kalmadı. Daha arkası var mı? Bilmiyoruz. Aslında kimse bilmiyor, günü gelince öğreneceğiz. Yaşayarak göreceğiz…
AKPM var ya! Son kararıyla bizi yeniden denetime tabi tutacakmış, siyasi ve hukuksal planda gözetim sürecine alacakmış. Merkel, konunun takipçisiymiş. Strazburg Ankara’yı bekliyormuş.
Eee bizim elimiz de armut toplamıyor! Onların aklını başından alacak her atağa hazırız. Mesela kendimize yeni uçak aldık. Bu demektir ki bizim de gözümüz sizin üstünüzde olacak Ey Batı! Bizim şanımız yürüdükçe sen çatlamaya devam edeceksin…
Unutma Ey Batı! Tunus’tan 78 milyon dolara aldığımız uçağın işlemleri tamamlandı. 56 koltuklu, 140 metrekare kabin alanı olan yeni uçağımız tüm noktalara duraksız ulaşabiliyor. İçinde toplantı salonu, çalışma ofisi, ikram bölümü ve sosyal alan ve yatak odası var. Sen çatlamaya devam et, daha neler alacağız kendimize…
Bu özet yazıyla batıya önce genel resmi anlatalım dedik. Şimdi kalkar batı bize nereden nereye der mi? Bilmiyorum. Bildiğim biz batıya şunu diyebiliriz. İç rahatlığıyla dilinizde bir yanma, içinizde bir burukluk hissetmeksizin aldığınız kararı uygulayın bakalım! EY batı!
Hele Erdoğan o bildik ve tanıdık tavrıyla apar topar genel başkanlık koltuğuna otursun, partisinin dizginlerini eline alsın, sarayını gayri resmi değil resmen AKP’li yapsın.
Sen gününü göreceksin Ey AKPM! Unutma bizim veremeyeceğimiz cevap da yok, hesap da!