YENİ ÖĞRENDİM
Bizdeki Suriyeliler böyle mi?
Resmi rakamlara göre bile ülkemizde 6 milyonu aşkın yabancı yaşıyor.
Bunların büyük bölümü Suriye’den gelenlerden oluşuyor. Afganlar, Pakistanlılar, Iraklılar da büyük kalabalıklar oluşturuyor.
Buna bir de dünyanın pek çok ülkesinden kopup gelmiş insanları eklersek, Türkiye sanki bir mülteci/göçmen cennetine dönmüş durumda.
Başta Suriyeliler olmak üzere bu yabancıların sayısı giderek artıyor ve Türkiye’deki nüfus dengelerini değiştirecek tehlikeli bir duruma geliyor.
Bunun üstüne bir de sarayın sırf seçim kazanma hayali ile bu yabancılara vatandaşlık verme girişimi var ki, işte onun yaratacağı hasarı bugünden hesaplamak bile mümkün değil.
Bu konuda önümüzdeki günlerde daha çok tartışacağız, bu belli.
Ama bugün size Amerika’dan bir örnek vermek istiyorum.
Şu sıralar Amerikan halkı Jach Tahan isimli bir Suriyeliyi konuşuyor.
Bütün gazetelerde ve televizyonda bu Jach Tahan var.
Bu Suriyeli, bundan 5 yıl önce ülkesinden kaçıp Amerika’ya gelmiş ve New York’a yerleşmiş.
Henüz 21 yaşında, 5 dil biliyor ve güvenlik kamerası işinde çalışıyor; apartmanlara, dükkanlara güvenlik kamerası takıyor.
Peki Tahan’ı kahraman yapan ne?
Geçen hafta bir kişi New York metrosunda silahlı saldırı düzenledi.
23 kişiyi yaralayan ve yüzüne taktığı gaz maskesi nedeniyle “kimyasal silah kullanmış olabileceği şüphesi” yüzünden büyük paniğe sebep olan bu saldırgan koşarak kaçmıştı.
İşte Jach Tahan bir mağazanın girişine kamera takarken bu kişiyi kaçarken görüyor ve hemen polise haber veriyor.
Kaçış anı o sırada Tahan’ın taktığı kameralara yansıyınca polis saldırganı kısa sürede ele geçiriyor.
Yakalanan kişinin bir terör örgütüne üye olmadığı, bireysel eylem yapmaya kalkan bir psikopat olduğu anlaşılınca Amerikan halkı da derin bir nefes alıyor.
Bunun ortaya çıkmasını sağlayan Tahan da bir anda Amerikan halkının kahramanı haline geliyor.
Şimdi geleyim konunun bizdeki sığınmacılarla ilgisine.
Amerika ve batı ülkeleri Suriye’deki iç savaştan kaçanları elbette kabul ediyor.
Ama bir şartla.
Bu kişiler nitelikli olacak, kendi ülkelerinde tufeyli gibi yaşamayacak, yapacağı işle hem kendi geçimini sağlayacak hem de Amerikan halkına hizmet edecek.
Jach Tahan 21 yaşında, 5 dil biliyor ve teknoloji konusunda bir uzman.
O zaman kapılar sonuna kadar açılıyor.
Bir niteliği olmayan, muhtemelen Şam rejiminin de işledikleri kimi suçlar nedeniyle pek hoşlanmadığı büyük kalabalıklar ise bizim gibi ülkelere yerleşiyor.
İLGİDEN ÇOK BUNALMIŞ: Suriyeli Jach Tahan (Sakallı, siyah tişörtlü) günlerdir Amerikan medyasında boy gösteriyor. Tahan gördüğü ilgiden çok bunaldığını ve sakin hayatını aradığını söylüyor. 21 yaşındaki Suriyeli genç teknoloji konusunda uzman.
Bİ SORALIM BAKALIM
Uyuşturucu savaşları yaşıyoruz sanki
Bundan neredeyse bir yıl önce Sedat Peker’in video konuşmalarından Türkiye’nin bir uyuşturucu ticareti merkezi olduğunu öğrenmeye başlamıştık.
Peker’in anlattıklarına göre uyuşturucu ticaretinin içinde maalesef devletin bazı yöneticilerinin de olduğu ileri sürülüyordu.
Buna rağmen hiçbir savcı harekete geçmedi, söylenen hiçbir şey ihbar kabul edilmedi, muhalefet de bu konuların irdelemede biraz zayıf kaldı.
Ancak başka bir şey oldu ve oluyor.
Devlet içinde sanki bir iç hesaplaşma yapılıyor.
Devletteki gücünü artırmak isteyenlerin uyuşturucu üzerinden bir savaş verdikleri izlenimi ediniyorum son günlerdi.
Peker’i ifşaatlarından sonra birkaç uyuşturucu operasyonu yapıldı.
Ancak hepsinde her zamanki gibi sadece aracılar, taşıyıcılar yakalandı, baron denilen asıl patronlara hiç ulaşılmadı.
İlk defa geçen hafta bir patronun yakalandığını öğrendik. Ali Osman Akat isimli devletin en tepesindekilerle fotoğrafları olan bu kişi Kolombiya’dan gelen uyuşturucunun takibi sonunda ele geçmişti.
Ancak operasyon aralık ayında yapılmış bu kişi de ocak ayında tutuklanmıştı.
Nedense konu medyaya hiç yansımamıştı.
Tuhaf olan şu ki Soylu ile de fotoğrafı olan bu kişinin yakalandığı damat Berat Albayrak’ın çok etkin olduğu Sabah gazetesi tarafından duyuruldu.
Kısa bir süre geçtikten sonra bu kez Süleyman Soylu başka bir operasyonu haber verdi.
Soylu’nun Twitter açıklamasına göre Mersin Limanı’nda, Mersin İl Jandarma Komutanlığı tarafından konteynere gerçekleştirilen operasyonda 258 kilo kokain yakalanmış ve 3 kişi gözaltına alınmıştı.
Sanki Ankara’da görünmeyen büyük bir savaş yaşanıyor.
Bakalım harp sahasında kim ayakta kalacak?
MERAK ETTİĞİM ŞEYLER
Saraya göre sanatçı olmanın kriteri?
Aralarında elbette kendini kanıtlamış sanatçılar da var.
Ama çoğuna sanatçı diyesim gelmiyor.
Neden söz ettiğimi çoğunuz anlamış olmalı.
AKP genel başkanı hafta sonunda sanatçılara ve sporculara iftar verdi.
Aslında her zaman çağrılı sanatçılardı bunlar, sadece bu kez aralarında birkaç tane gerçek sanatçı da vardı.
Sanıyorum herkesi kapsayıcı biçimde “Bunlar sanatçı mı?” diye sorulmasın diye bu isimleri eklemişler.
Tam listeyi aradım ama bulamadım, bir saray gazetesi kendince bir liste yapıp yayınlamış, tüm medya da bu listeyi kullanmış.
Mecburen ben de aynı listeyi kullanıyorum;
Bakın kimler katılmış bu iftara?
Kalemkar Semih İrteş, piyanist Güher Pekinel ve Süher Pekinel, İbrahim Tatlıses, bestekar Amir Ateş, ilahi sanatçısı Sami Özer, piyanist-besteci Büşra Kayıkçı, yazar Gülseren Budayıcıoğlu, yönetmen Mesut Uçakan, hattat Hasan Çelebi, fotoğrafçı İzzet Keribar, yazar Gülper Refiğ, YouTuber Merve Özkaynak, rap sanatçısı Resul Aydemir, Karadenizli sanatçı Ekin Uzunlar, Bülent Ersoy, Orhan Gencebay, Hülya Koçyiğit, Coşkun Sabah, Demet Akalın, Hülya Avşar, Yavuz Bingöl, Umut Akyürek, Müşerref Akay, Yonca Evcimik, Ahmet Selçuk İlkan, Tamer Karadağlı, Metin Şentürk, Gamze Özçelik, Şafak Sezer, Alişan Tektaş ve Şükriye Tutkun.
Tamam ben “Bunlar da sanatçı mı?” diye sormayacağım.
Sadece şunu öğrenmek istiyorum; “Sarayın sanatçı kriteri nedir? Bu kişiler neye göre seçiliyor ve davet ediliyor. Müzikte, tiyatroda, sinemada, opera ve balede, resimde, heykelde, edebiyatta sayısız sanatçımız var bunlardan ilaç için bir tanesinin bile olmaması tuhaf değil midir?”
Galataport’un parkı 70 otobüs kapasitesine sahipmiş
Geçen hafta okul arkadaşlarımla yaptığımız son yemekli konuşmada turizm sektöründe olanlarla sohbetimi aktarmıştım.
Turizmci arkadaşlarım yaklaşan sezonun pek de iç açıcı olmayabileceğini anlatmışlardı.
Bu sohbette yeni açılan Galataport’un önemli bir cazibe alanı olduğunu söyleyen arkadaşlarım bazı eksikleri ve aksaklıkları da dile getirmişlerdi.
Bunlardan biri Galataport’un otoparkının 35 otobüs alabildiği bu nedenle aynı anda iki geminin yanaşması halinde sıkıntı yaşanacağını idi.
Galataport yönetimi konuyla ilgili açıklama gönderdi.
Açıklamada “Galataport İstanbul’da, zeminin altına yapılan otobüs parkı 36 araçlık değil, 70 araçlık bir kapasiteye sahiptir. Galataport İstanbul Limanı aynı anda 3 gemi yanaşabilecek kapasiteye sahip olup, gemiler aynı anda gelseler dahi acentelerle operasyonel süreçte birlikte hareket ederek yolcuların otobüslerle kademeli olarak şehrin farklı lokasyonlarına dağılması sağlanıyor” denilmiş.
ÖNERİ
Saray trollerinin anket operasyonu tutmadı
YouTube kanalımı izliyor musunuz?
İzlemiyorsanız çok şey kaçırıyorsunuz demektir.
Bugüne kadar izlemeyenleri bugün izlemeye davet ediyorum, muhtemelen tiryakisi olacaksınız.
Cuma akşamı her günkü gibi Twitter üzerinden bir anket yaptım.
Soru basitti: “Herhangi bir aday ismi olmaksızın; bugün seçim olsa AKP’ye oy verir misiniz?”
Ancak anket bir anda saray trollerinin saldırısına uğradı.
Troller “Erdoğan’ı yedirtmeyiz” diyerek “evet oyu çıkması için” müthiş bir operasyon başlattı.
Bir ara başarılı gibi de oldular.
Ancak anket süresi 24 saat dolduğunda tüm trolleri şoke eden bir sonuç çıktı ortaya.
AKP’ye oy vereceğini söyleyenlerin sayısı yüzde 38’de kalırken “hayır” diyenler yüzde 62 idi.
İşte bu olayı YouTube kanalımda örnekler göstererek anlatıyorum bugün.
Her gün saat 12.00’de başlayan YouTube yayınımı sakın kaçırmayın.
https://www.youtube.com/channel/UCT2Bh5Xd5NLMnO69_QW2UKg
https://twitter.com/can_atakli_