İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Türk-İş Başkanı Ergün Atalay'ın 2025 asgari ücreti beklentisinin 29 bin 583 lira olarak açıklamasını değerlendirdi. Çömez, ''Asgari ücretin 1 Ocak'tan itibaren en düşük 28 bin olması şarttır. Eğer 28 bin olursa asgari ücretliler 2024'ün başındaki satın alma gücüne kavuşacak. Sahadaki gerçek enflasyona baktığımızda aslında çok daha fazla. 2024'ün başındaki satın alma gücüne ulaşabilmesi için yapılması gereken zam bellidir ve iktidardan bunu bekliyoruz'' dedi.
Çömez, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çömez, konuşmasında şu ifadeler eyer verdi:
''Haftalardır gündemde Suriye var. Suriye artık yepyeni bir boyuta kavuştu. Türkiye'nin, ABD-İsrail'in ve Avrupa'nın bakışı farklı ama özellikle Sayın Erdoğan'ın bakışı çok daha farklı. Yakın zamanda yaptığı açıklamalarla, 'Türkiye, Türkiye'den büyüktür' ifadelerini kullandı. Sanki bir fetih kazanmış muzaffer edasıyla bölgedeki planlarını, aruzlarını kısmen paylaştı. Suriye gerçeği nedir? Bakın 2002 Yılında 1 Mart tezkeresi zamanında o tezkereye şiddetle itiraz eden bir milletvekili olarak söylüyorum. O dönemde nasıl Irak için de bir plan var idiyse ve itiraz ettiysek bugün Suriye'de gelinen nokta ve muhtemelen gelinecek noktalara itiraz ediyoruz.
O yıllarda hatırlayacaksınız. Sayın Erdoğan, 'Büyük Orta Doğu projesinin eş başkanlarından biriyim' demişti. Yine Sayın Erdoğan geçtiğimiz günlerde, 'Bizim bir misyonumuz var' dedi. Yıllar içerisinde Irak bölündü ve federatif bir yapı oluştu. 2011 yılına kadar Erdoğan ve Esad çok yakın dostlardı. Bir gecede düşman oldular. Ardından yaşanan gelişmeler ve iç çatışmalar Türkiye'nin kucağına bomba bıraktı.
2011'den önce her ne kadar otokratik olsa da Suriye'nin istikrarlı bir dönemi vardı. Keşke o yıllarda Türkiye oradaki demokrasiye katkı sağlayabilseydi. Geriye dönüp baktığımızda ne oldu? İktidarın açıkladığı rakamlara göre, 3.4-4 milyon civarında ama bana kalırsa yaklaşık 10 milyon civarında Suriyeli var. Suriye nüfusunun 10 milyona yakın olduğunu söylemek lazım.
''MİT Başkanının tercih etmiş olduğu bu yöntemi kabul etmiyoruz''
Meclis Başkanı ve Sayın Erdoğan 'Başımızın üstünde yerleri var' diyorlar ancak nüfus artış hızlarına, evlilik hızına ve diğer faktörlere baktığımızda önümüzdeki yıllarda bu yapının Türkiye'nin demografik yapısını bozma riski taşıdıklarını söylemek gerekiyor.
Erdoğan iktidarının hatasıyla Irak'ın kuzeyinde Peşmergeler Türkiye üzerinden geçerek şimdi kırmızı bültenle aradığımız Salih Müslim, devlet kademelerinde karşılandı. Onun desteğiyle çok sayıda Peşmerge Suriye'nin kuzeyine geçirildi. Bugün orada de facto bir yapı oluştu. Suriye'de dünyanın çeşitli yerlerinden toplanmış sayıları 50-60.000 binden fazla, bir zamanlar dünyanın terör örgütü dediği ve bizim hala terör örgütü dediğimiz yapıların hakimiyetini görüyoruz. ABD, HTŞ'nin lideri Colani'nin başına 10 milyar ödül koymuş ararken Türkiye'nin MİT Başkanı, kendisiyle bir araçta ve daha sonra camide beraber oluyorlar. Tabii MİT Başkanının böyle görüşmeler yapmasına itirazımız yok, devlettir yapması gerekir. Ancak bunun usülü ve yöntemi vardır. MİT Başkanının tercih etmiş olduğu bu yöntemi kabul etmiyoruz ve kendisini şiddetli bir şekilde eleştiriyoruz.
''Asgari ücretin 1 Ocak'tan itibaren en düşük 28 bin olması şarttır''
Nihayetinde karar saraydan verilecek. Sanıyorum asgari ücretle ilgili asıl açıklama haftaya yapılacak. Asgari ücrete baktığımızda TÜRK-İŞ'in açıkladığı rakam ve bizim telafuz ettiğimiz rakam birbirine çok yakın. Şöyle kabaca bir hesap yaptığımızda 2024'ün başında 1 Ocak'ta asgari ücret 17 bin 2 lira olarak açıklandı. O günden bugüne enflasyon yüzde 42 olarak hesaplandı. Yine çok iyimser bir tahminle enflasyonun önümüzde dönemde yüzde 17-18 civarında olacağı tahmin ediliyor. Bunları hesaba kattığımızda asgari ücretin 1 Ocak'tan itibaren en düşük 28 bin olması şarttır. Eğer 28 bin olursa asgari ücretliler 2024'ün başındaki satın alma gücüne kavuşacak. Sahadaki gerçek enflasyona baktığımızda aslında çok daha fazla. 2024'ün başındaki satın alma gücüne ulaşabilmesi için yapılması gereken zam bellidir ve iktidardan bunu bekliyoruz. Fakat iktidar çevresinden enterasan açıklamalar geliyor. Asgari ücrete yapılacak zammın enflasyonu tetikleyeceğini söylüyorlar. Bugün ülkedeki enflasyonun bu kadar yüksek olmasının sebebi emeğiyle, alınteriyle çalışan asgari ücretli değil. Enflasyonun yüksek olmasının temel sebebi beceriksiz iktididardır, çapsız ve kapasitesiz ekonomi yönetimidir ve derinleşen yolsuzluk anlayışıdır."