Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terör örgütü ve teröristler için çember giderek daralmaktadır. Türk, Kürt, Arap ayırt etmeksizin artık kimsenin emperyalistlerin bölgesel planlarına taşeronluk yapan teröristlere tahammülü kalmamıştır. Bölücü caniler ya bir an önce silahlarını gömecekler ya da silahlarıyla birlikte toprağa gömülecekler. Bunun dışında üçüncü bir yol yok” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, Samsun Yaşar Doğu Spor Salonu’nda yapılan partisinin Samsun 8. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Erdoğan, şöyle konuştu:

“Önceki gün vefat eden, bugün de ikindi namazını müteakip son yolculuğuna uğurlanacak olan arabesk müziğin efsanelerinden merhum Ferdi Tayfur’u bir kez daha rahmetle yad ediyoruz. Hayatıyla, müziğiyle, tarzıyla, milli ve yerli duruşuyla Ferdi Tayfur Türkiye’nin en müstesna sanatçılarından birisiydi. Ailesine, sevenlerine, hayranlarına ve sanat camiamıza başsağlığı diliyorum ve hep birlikte gelin birer Fatiha okuyalım.

''Konfora değil, çileye talip olduk''

Bir ferdi olmaktan şeref duyduğumuz bu aziz millet bizden yatırım bekliyor. Kendisine layıkıyla hizmet etmemizi bekliyor. Her bir dava arkadaşımızın milletin bu beklentilerinin hakkını vereceğine inanıyorum. Unutmayınız, AK Partili kadrolar olarak bizler konfora değil çileye talip olduk. Bizler koltuklarda rahatça oturmak için değil hizmet etmek için geldik. Bizler şahsi kariyerimizi inşa etmek için değil milletin hakkının, hukukunu, onurunu korumak için bu görevleri üstlendik. Başkaları ne yaparsa yapsın bizim oyalanma gibi bir lüksümüz yok.

Bizim içi boş tartışmalarla, münakaşayla, polemikle geçirecek tek bir saniyemiz yok. Muhalefetin sahte ve sanal gündemleri sizleri asla yanıltmasın. Muhalefetin iş bilmezliği, beceriksizliği, tembelliği sizi asla gevşetmesin. Onlarla bizim aramızda ufuk farkı var, vizyon farkı var, ideal ve hedef farkı var. Onlarla bizim aramızda millete hizmetkârlık yapmak gibi derin bir zihniyet farkı var.

''Aziz şehitlerimizin ruhlarını muazzep edecek hiçbir işimiz olmadı''

Ne 22 yıllık iktidarlarımız ne de yarım asra ulaşan siyasi hayatımız boyunca aziz şehitlerimizin ruhlarını muazzep edecek, gazilerimizi incitecek, onların ailelerini rahatsız edecek hiçbir işimiz olmadı. Ne yaptıysak şehit ve gazilerimizin bize gösterdiği istikametten asla ayrılmadan yaptık. Bakınız, bin yıldır bu toprağa düşenler ezanımız daha gür sesle okunsun, bayrağımız daha bir gururla dalgalansın, devletimiz ilelebet payidar olsun diye can verdiler. O kahramanlar büyük, güçlü, müreffeh, muteber, bölgesinde ve tüm dünyada sözünün ağırlığı olan bir Türkiye için hayatlarını feda ettiler. İşte biz de tam 22 yıldır bu idealler, bu hedefler için çalışıyoruz. 783 bin kilometrekarenin her karışında kardeşliğin, huzurun, istikrarın egemen olduğu bir Türkiye için mücadele ediyoruz. Türkiye’yi ayağına vurulan bütün prangalardan kurtararak şehitlerimizin vasiyetini yerine getirme derdindeyiz. Türkiye’nin ekonomisini, itibarını, dayanışmasını, kardeşliğini yücelterek o fedakarlık timsallerine  layık olmanın peşindeyiz. Çocuklarımızın onurlu, huzurlu, kalkınmış bir Türkiye’de refah içinde yaşaması için gayret gösteriyoruz.

''Seçim döneminde bölücü örgütle sarmaş dolaş olanların partimize ve Cumhur İttifakı’na söyleyecek sözü olamaz''

Her şeçim döneminde bölücü örgütle sarmaş dolaş olanların bu konuda partimize ve Cumhur İttifakı’na söyleyecek hiçbir sözü olamaz. Bizim referansımız daima ülkemizin  ali menfaatleri olmuştur. Bugün de tek amacımız büyük ve güçlü Türkiye yolundaki son engelleri ortadan kaldırmaktadır.

Kim ne derse desin Türkiye’de kardeşlik kazanacak. Türkiye’de milletimizin maziden atiye uzanan kaderdaşlığı kazanacak. Bölücü örgütün milletimizin fertleri arasında açtığı nifak çukurlarını inşallah kardeşlikle dolduracağız, karşılıklı saygıyla kapatacağız. Emperyalistlerin 40 sene önce bu milletin başına sardığı terör belasından ülkemizi en kısa sürede kurtaracağız. Bu konuda kararlıyız, azimliyiz, hedefe kilitlenmiş durumdayız. Burada şunun da bilinmesini isteriz, terör örgütü ve teröristler için çember giderek daralmaktadır. Türk, Kürt, Arap ayırt etmeksizin artık kimsenin emperyalistlerin bölgesel planlarına taşeronluk yapan teröristlere tahammülü kalmamıştır. Bölücü caniler ya bir an önce silahlarını gömecekler ya da silahlarıyla birlikte toprağa gömülecekler. Bunun dışında üçüncü bir yol yok.

''Bölücü terör örgütü kullanım süresini tamamlamıştır''

Şu hakikati artık herkes kabul etmelidir. Silahın, şiddetin, terörün devri artık sona ermiştir. Bölücü terör örgütü kullanım süresini tamamlamıştır. Suni teneffüslerin hiçbiri bölücü örgütü hayata döndüremeyecektir. Ne ülkemizin ne de bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığını tekrar vurgulamak istiyorum. Şunu kimse unutmasın. Biz bin yıldır bu coğrafyadayız, bu topraklarda ev sahibiyiz. Bin yıldır da bu toprakları kanımızla ve terimizle suluyoruz. Allah’ın izniyle daha nice asırlar boyunca burada olacağız, yine burada özgürce yaşayacağız.

''Yanlış hesap Bağdat’a bile varmadan geri dönecek birilerinin ellerinde patlayacaktır”

Bin bir umutla, hayalle, niyetle buraya gelenler tasını tarağını toplayıp gittikten sonra biz bu coğrafyada destanlar yazmaya devam edeceğiz. Herkes hesabını buna göre yapmalı. Başkalarının gazıyla, kışkırtmasıyla, yelkenlerini şişirmesiyle hareket etmekten vazgeçmelidir. Yoksa yanlış hesap Bağdat’a bile varamadan geri dönecek birilerinin ellerinde patlayacaktır.

NACİ GÖRÜR'DEN SERT UYARI ''İSTANBUL BİZİ ÇÖKERTİR'' NACİ GÖRÜR'DEN SERT UYARI ''İSTANBUL BİZİ ÇÖKERTİR''

İsimler ve yönetimler değişse de CHP’nin hizmet düşmanlığı asla değişmiyor. Şimdi çıkmışlar Çorum ile birlikte Samsun’un da yıllardır beklediği hızlı demiryolu projesine saldırıyorlar. Milletvekilleriyle, televizyonlarıyla, gazeteleriyle, sosyal medyadaki tetikçi figürleriyle günlerdir demiryolu projesini eleştiriyorlar, karalıyorlar. Kendileri vatandaşa hizmet etmedikleri gibi bizim de hizmet götürmemizi istemiyorlar. Onca yıl geçti ama ulaştırma yatırımlarının bir ülke için ne manaya geldiğini CHP zihniyeti bir türlü anlamadı. İster kara ister deniz ister hava yolu olsun yolun medeniyet olduğunu bir türlü kavrayamadılar. Yol demenin ulaşım demek, sanayi, üretim, turizm, ticaret, emniyet, kalkınma ve dünyayla bütünleşme demek olduğunu idrak edemediler.

Bir de utanmadan sıkılmadan hükümeti yolsuzlukla itham ediyorlar. Siz bizi bırakın da önce akraba çiftliğine ve arpalığa çevirdiğiniz belediyelerinize bakın. Yolsuzluk, hırsızlık arıyorsanız kendinizi fazla yormayın. Şişirilmiş konser faturalarına bakın, balya balya dolarlarla yapılan para kulelerine bakın. Ellerine geçirdikleri her fırsatı belediyeleri yağmalamak için kullanıyorlar. Sonra da hükümetimize saldırarak bunun üzerine örtmeye çalışıyorlar. Sayın Özel ve şürekası Ankara’dan gazel okumayı bıraksın şayet yürekleri yetiyorsa Çorum’a, Samsun’a, Amasya’ya gelsin ve hızlı trene niçin karşı çıktılarını burada anlatsın.''

Kaynak: anka