Hafta içinde zorlu Euroleague maçları oynayan takımlarımız hafta sonunda da vites küçültme şansı bulamadan derbilerde karşı karşıya geldiler.
Anadolu Efes - Fenerbahçe Ülker
Planinic'in mucizevi üçlüsü ile geçen hafta moral bulan Efes bu hafta da hem de deplasmanda Laborol'i yenerek ilk 8 için umutlarını korudu. Bu hafta BBL'nde karşılaştığı FB Ülker ise iyi başladığı Euroleague serüveninde bu hafta da Milano'ya yenilerek 5'te 1 galibiyetle işini iyice zora soktu .
Sonuçta bu iki takım bu hafta ligde karşılaştı. Görünüm, morali daha iyi olan ve daha motive olan Efes'in kendi sahasında daha avantajlı olduğu şeklindeydi. Maç da zaten öyle başladı. 5-0 lık seri ve sert savunma ile Efes'in oyunu domine edeceği düşünülürken Fenerbahçe 12-0 lık bir cevapla meydanı boş bırakmayacağını gösterdi.
İlk yarının tamamında Fenerbahçe kaçtı Efes kovaladı. Ancak fark anlamlı olarak hiç kapanmadı. Bu arada Efes'in savunmada fena değilse bile hücumda çok zorlandığını belirtmek lazım. Sonuçta ne kadar iyi savunma yaparsanız yapın birilerinin sayı atması gerekiyor. Oysa sıkıntılı dönemlerin skoreri Savanovic bile ilk yarıyı sıfır sayıyla kapattı. Bu arada ilk yarıda Fenerbahçe ' nin % 80 ile 2 sayılık attığını unutmamak lazım.
Üçüncü periyod ise Efes için kabus oldu diyebiliriz. Efes kaçırmaya devam ederken yüksek yüzdeyle hücum eden Fener farkı 19 sayıya çıkardı. Efes'in enerjik oyuncuları Kerem ve Doğuş pota altından bile sürekli kaçırırken Fenerbahçe 6 da 4 üçlük atarak farkı sağladı.
Son periyodun başında Vasiliadis ile boş iki üçlüğü kaçıran Efes'in morali iyice bozuldu. Koç Angelou daha yedi buçuk dakika varken ikinci molayı almak zorunda kaldı. Efes ilk sayılarını da bu moladan sonra buldu zaten. Bu dakikalarda Efes'in savunması da fiilen çöktü. Ancak basketbol laubaliliğe izin vermiyor. Maç bitti havasına giren Fenerbahçe 12-2 lik Efes serisiyle bir anda farkın 11 sayıya indiğini gördü. Obradoviç'in molası da Fener' in aklını başına getirmemişti ki maçın sonunda Savanovic'in ikramı maçı Fener'e hediye etti.
Beşiktaş Integral Forex - Galatasaray Liv Hospital
Günün diğer derbisi ise aralarında güç farkı olan ama ezeli rekabetten geri kalmayan BeşiktaşİF ve GalatasarayLH arasında idi. Güçlü Galatasaray önceki hafta Bayern deplasmanından galibiyetle dönmüştü. Geçen hafta da sahasında Zalgiris Kaunas'ı yenerek galibiyet sayısını son 5 maçta 2 ye çıkardı ve gelecek haftalar için umut tazeledi. Beşiktaş ise bu sezon mali nedenlerden dolayı derinliği kısıtlı bir kadroyla oynuyor ve inişli çıkışlı bir seyir izliyor. Iyi götürdüğü Eurocup 'ta son maçını çok düşük skor atarak kaybetmiş olarak GS karşısına çıktı.
Maçtan önceki röportajda Beşiktaş koçu Ahmet Kandemir Galatasaray guardı Arroyo'nun takımla bağlantısını kesmeye çalışacaklarını söyledi. Oyuna hızlı giren Beşiktaş öyle de yaptı. İlk 7 dakikada iki basamaklı farkı yakalayan Beşiktaş yorulan uzunlarının Furkan karşısında etkisiz kalmasıyla ve Beşiktaşlı Caner'in top kayıpları sonrası yediği fast- breaklerle farkı koruyamadı. Bu dakikalarda GS'li Zoran Erceg' in 3 de 3 ile üçlük kullandığını da unutmamak lazım.
İkinci periyodla beraber oyunun kontrolü sarı kırmızılı tarafa geçti. Daha derin kadrosunda kenardan gelen oyunculardan daha belirgin katkı alan cim bom'a Beşiktaş aynı verimlilikle cevap veremedi. Bu sırada beklenmedik bir katkı Beşiktaş'ın yeniden öne geçmesini sağladı. Bu katkı takıma daha birkaç gün önce katılan yeni uzun Bayramoviç'ten geldi. Pota altında GS uzunlarına diş geçiremeyen Bayramoviç dışardan attığı şutlarla hem sayı buldu hem de Galatasaray'ın savunma düzenini bozdu. İlk yarının tamamında Beşiktaş yüksek yüzdeyle üçlük kullandı.
Üçüncü periyodun ilk 5 dakika 20 saniyesinde Beşiktaş tek bir sayı bulamazken Galatasaray 11 sayı atarak öne geçti . Beşiktaş mola sonrası ilk sayılarını Bayramoviç'in üçlüğü ile buldu. Caner'in fast breakten bulduğu sayıyla da beraberliği sağladı. İlk yarı sonundaki avantajını kaybetse de Beşiktaş 3. Periyodu da 1 sayı önde bitirdi. Bunda Bayramoviç'in ilk 3 periyodda attığı 17 sayının payı büyük öneme sahipti.
Son periyotta Beşiktaş sabırlı hücumlarla top çevirip doğru adamı bulurken Galatasaray hem düşük yüzdeyle şut kullandı hem de pota altını adeta savunmaktan vazgeçti. Beşiktaş kısaları elini kolunu sallayarak turnike attı. Bu periyodda mükemmel oynayan Beşiktaşlı Perkins son saniyelerde bazı faulleri kaçırsa da Beşiktaş maçı 4 sayı farkla kazanmayı bildi. Böylece derbi maçlarında favori diye birşey olmadığını bir kez daha gördük.
Sağlıkla kalın...