DİDİM'de EŞKIYA BASKINI!!!
Ege'den Akdeniz'e, Marmara'dan Karadeniz'e kadar, ülkenin kıyılarında yoğunlaşan çarpık ve kaçak yapılaşmanın yanısıra, sahil şeritleri ve plajlar da pervasız çetelerin işgali altında...
50 lira liraya lahmacun satılan, 500 liraya şezlong kiralanan; halkın malı olmasına rağmen yurttaşların yararlanamadığı sahil şeritlerindeki yağma-işgal ve eşkıyalık ne yazık ki yerel yönetimlerin "rant ilişkileri" ve devletin de duyarsızlığı nedeniyle önlenemiyor...
Bodrum'dan Çeşme'ye, Marmaris'ten Didim'e kadar popüler turizm bölgelerindeki kaçak yapılaşma, işgal ve çete faaliyetleri bir yandan büyük huzursuzluklara ve halkın öfkesine yol açıyor, diğer yandan da kundaklamadan haraca, yaralamadan cinayete kadar, çok büyük olaylar özellikle kıyı şeritlerinden medyaya yansımaya devam ediyor...
İnternette kısa bir arama yaptığınızda, bu tür dehşet verici olayların en çok yaşandığı yerleşim bölgelerinden birinin de, Aydın'ın Didim ilçesi olduğu görülüyor...
TECAVÜZ, ŞANTAJ, SALDIRI...
Nüfusu son 20 yılda 37 binden 100 bine ulaşan ve yaz aylarında en az 300 bin insanı barındıran Didim'de arazi ve kıyı işgalleri, kaçak yapılaşma, saldırı ve cinayet olayları son dönemde daha sık medyaya yansıyor...
Geçen yıl, aralarında Didim'in CHP'li belediye başkanı Deniz Atabay ve yardımcısının da bulunduğu bir grubun "taciz ve tecavüzü"ne uğradığını öne süren bir kadının açıklamaları ülke genelinde şok yaratmıştı...
İş istemek için belediyeye giden bir kadın, bir "bağevine götürüldüğünü, burada tecavüze uğradığını, görüntülerle de kendisine şantaj yapıldığından" yakınmış, olaya İçişleri Bakanlığı el koymuştu...
Ne ilginçtir ki; son günlerde Sedat Peker'le İçişleri Bakanlığı arasında arabulucu olmakla suçlanan, bu arada Ataşehir ve Maltepe'nin CHP'li belediye başkanlarınca "maaşa bağlandı"kları, "altlarına özel araç verildi"ği öne sürülen Özışık kardeşlerin de adının geçtiği Didim'deki olaylar ilçede infialar yaratırken, CHP'li Belediye başkanı Deniz Atabay, mühürlediği bir inşaat yüzünden kendisine komplo kurulduğunu söylemişti...
Didim, 14 Haziran gecesi yeni bir olayla sarsıldı...
Bir restoranda avukatı ile birlikte yemek yiyen Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay, 4 kişinin beyzbol sopalı saldırısına uğrayarak yaralandı...
Ruhsat vermedikleri bir oteli mühürledikleri gün saldırıya uğradıklarını belirten Atabay, "Özışıklar'ın içinde olduğu Didim'de uğraştığımız bir çete vardı... Ruhsatsız, zorbalıkla iş yapmaya alışmışlar... Biz çetelere izin vermeyeceğiz" diye açıklama yaptı...
Atabay'a yakınlığıyla bilinen CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi de saldırıya ilişkin sosyal medya hesabında şunları yazdı:
"Ağabeyi Süleyman Özışık'ın da dahil olduğu süreçte Gazeteci (!) Mehmet Özışık ve Didim'de yasa dışı otel-inşaat işleri yapan bir grup Didim Belediye Başkanı'na kumpas kurmuşlardı. Bu grup, ruhsatsız oteli mühürleyen Belediye Başkanı Deniz Atabay'a saldırdı."
KAYMAKAM KONUTUNA TACİZ!..
Didim belediye başkanına saldırı olayında mahkemeye sevk edilen 6 kişiden üçü tutuklanırken, ilçe bir başka skandalla çalkalanıyor...
Beyzbol sopalı saldırı sonrası olay yerine gelen polislere "tehdit ve hakaretler" yağdırdığı iddiasıyla hakkında tutanak tutulan ve "160 promil alkollü olduğu" saptanan Deniz Atabay'ın, aynı gece öfkesini kontrol edemediği de anlaşılıyor!..
Çünkü Didim'de herkes Atabay'ın, Kaymakam Halil Avşar'ı telefonla arayarak hakaret ettiğini, daha sonra da, gece 01.30 sıralarında 15 araçlık bir konvoyla kaymakamın evinin önüne giderek tehditler savurduğunu konuşuyor... İşte bu olay internete "taciz ve tahrik konvoyu" olarak da yansıdı...
İddiaya göre; olay gece yarısı ilgililere yansıtılınca, bir bölümü araçlarından inen kalabalık bir süre sonra kaymakamın konutundan ayrılıyor, çevredeki onlarca yurttaş da olayı korku içinde izliyor...
Bu skandal sonrası bir grup CHP'li vekil kaymakam Avşar'ı ziyaret ederken; olayın basit bir özürle geçiştirilemeyeceği gerekçesiyle, kaymakamlık konutundaki kameralara yansıyan olayların görüntüleri incelemeye alındı...
AYDIN'da İNFİAL!..
Didim'de, toplumun tüm kesimlerince benimsenen kaymakam Halil Avşar'ın konutuna yönelik "taciz baskını" halk arasında büyük infial yaratırken, demografi açısından kozmopolit bir yapıya sahip ilçedeki yurttaşlar olaya tepkili...
Gelelim meselenin adli ve idari yönüne;
Aydın ve Didim'deki devlet yetkilileri, CHP'li başkanın kaçak yapının mühürlenmesi olayında haklı olduğunu, kendisine yönelik "eşkiya saldırısı"nı esefle kınadıklarını söylüyor...
Ancak Atabay beyzbol sopalı eşkıyalıktan yakınırken; ilçe kaymakamının evinin, 15 araç dolusu insanla, adeta "baskın" yapılarak kuşatılması ve taciz edilmesi de bir başka "eşkıyalık" örneği olarak ilçede konuşuluyor...
Dünkü tutuklamalarla ilgili, "Didim'deki rant çetesinin saldırıya karışıp tutuklanmaya sevk edilmesini kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Hiçbir suç cezasız kalmamalı" diyen Atabay'ın, aynı gece 15 araç dolusu insanla niçin kaymakamın evine gittiği sorusuna Aydın Valiliği ve savcılık yanıt arıyor...
İçişleri Bakanlığı, kaymakam konutuna tacize kadar ulaşan olaylara, içinde gazeteciler, mafya ve rant çevrelerinin de olduğu çetelere, belediyeye çöreklenen çıkar çevrelerine bir an önce müdahale etmezse, Didim gerçekten çok karışacak...
https://twitter.com/FARACYAZIYOR
https://www.facebook.com/mfarac