EFES İŞİ SON ÇEYREKTE BİTİRDİ
Efes evindeki ilk Euroleague maçına oyun kurucu pozisyonunda Granger ile başladı ilk periyod karşılıklı basketlerle başladı. Efes hücumda etkili ama savunmada çok etkisiz başladı. İlk 5 dakikada 6 hücum ribaundu verdiklerini söylersek ne demek istediğimiz daha kolay anlaşılır. Efes Granger ve Huertel'i birlikte kullanarak oyunun kontrolünü ele geçirmeye çalıştı ama savunmada Gentile'yi bir türlü durduramadık. Başarılı ikili oyunlara rağmen içerden sayı bulamayınca işimiz üçlüklere kaldı. İyi yüzdeyle üçlük attık ve ilk çeyreği 21-20 önde kapattık. Rakip 4 faul problemine girmesine rağmen bundan yeterince faydalanamadık.
İkinci periyoda Milano 5-0 lık seriyle başladı. Ancak Furkan'ın üçlüğü ile seriyi kestik. Rakip 2 dakikada 3 faul yapınca savunma sertliği gevşedi ve Huertel'in 3 sayılık atışıyla öne geçtik. Efes'in 11-0 lık serisi yanında 6 dakika kala rakip 4 faul hakkını doldurunca ipler elimize geçti. Ama basketbol rahatlamaya izin vermiyor. Milano gardlarından Jenkins'in 8 sayısı oyunu berabere duruma getirdi. Ribaund zafiyetimiz bu çeyrekte de devam etti. 24-17'lik ribaunt zaafiyetimizi müthiş üçlük yüzdemizle (% 80) dengeledik ve 2. çeyrek 43-42 lehimize bitti.
Üçüncü periyodda yine karşılıklı hücumlarla oyun sürerken John Diebler show vardı. Klasik üçlük atışları yanısıra gözyaşı damlası, potaaltı, ne gerekiyorsa yaptı. Bu periyodu daha az ribaund vererek 6 sayı önde kapattık.
Son periyodda 5-0 lık Milano serisini üçlükle kestik. Ancak Granger, takımı Huertel gibi organize edemiyor. Kendisi de gününde değilse takım sayı üretmekte çok zorlanıyor. Huertel ise hücumda hem kendisi atıyor hem takıma attırıyor. Ama bu sefer de savunmada takım bir kişi eksik oynuyor. Bu konu Efes'in başını ağrıtacak gibi duruyor.
Neyse ki Huertel'in yaratıcı oyun tarzı, bütün takımı motive ediyor. Bitime 2.15 kala Efes farkı 14 sayıya çıkardı. Efes soğukkanlı ve disiplinli oyununu maçın bitimine kadar sürdürdü. Maçı da 89-73 kazandı. Emperio Armani Milano İstanbul'da Efes'e 11. kez yenilmekten kurtulamadı.
KARŞIYAKA ZOR SINAVI GEÇEMEDİ
Euroleague'in yeni takımı Karşıyaka geçen haftaki muhteşem Barcelona galibiyetinden sonra bu hafta da bir başka Euroleague devi Panatinaikos karşısına çıktı. Üstelik de deplasmanda.
Maça fena başlamayan Kafkaf şaşılacak acemiliklerle çok top kaybı yaptı. Sekiz dakikada sadece 10 sayı bulan Karşıyaka pota altını hiç savunamadı ve kolay sayılar yedi. Çok kötü şut yüzdesi de (6 da 0 üçlük) buna eklenince periyod 30-15 Panatinaikos üstünlüğüyle geçildi. Bir periyodda bu kadar fazla sayı ve fark yiyen bir takımın bu seviyelerde maçı geri getirmesi son derece zor.
İkinci çeyrek yine Panatinaikos kontrolünde başladı. Şu bir gerçek 2.10 üzerinde 3 oyuncusu olan rakip karşısında Iverson olmadığı dakikalarda pota altında adeta yok olduk. Colton Iverson dışında boyalı alanda 36'lık Kerem Gönlüm'le oynamak Karşıyaka için uzun bir sezonda ciddi handikap olacağa benziyor. Sezon ortasında kolay olmayacaktır ancak iyi bir 5 numaraya daha ihtiyaç var.
Bu periyodda fark bir ara 18 sayıya kadar çıktı. Kötü şut yüzdesine rağmen Karşıyakalı oyuncular potaya gitmek yerine zorlama şutlarda ısrar ettiler. Durgun ve yorgun görünümlü takımımızın yaptığı tam sahada topa baskıdan rakip hiç etkilenmedi. Tek bir top kaybı yaptıramadık. Buna rağmen Gabriel'in gayretleri ve ikinci şans sayılarından bulunan basketlerle ilk yarıyı bitirirken farkı 13 sayıya indirdik .
Üçüncü periyodda oyuna Iverson ile ve yarı sahada baskıyla başladık. 6-0 lık seriyle başladık ama pozisyon hatalarıyla çok kolay pota altı sayıları yedik. Takım adeta stop etti ve 7 sayıya inen fark 14 sayıya çıktı. Potaya giderek sayı atabildiğimiz halde şut atmakta ısrar ettik. Sete set oyunda Panatinaikos'un bariz üstünlüğüne rağmen bu çeyrekte fark açılmadı ve son çeyreğe 13 sayı farkla gidildi.
Son çeyreğe 5 te 0 üçlük atarak başladık. Üçüncü periyodda oyuna giren Regland Karşıyaka adına olumlu şeyler yaptı. Ancak uykulu ve savruk oyun tarzı farkın kapanmasını engelledi. Dördüncü periyodda da iyi oynayan Regland takımdan destek bulamayınca son üç dakikaya 18 sayı geride girdik. Maçın sonunda 12 sayı gerideydik.
Aslında ilk çeyrekteki 6 dakikalık kriz dönemi maçtaki Karşıyakalı oyuncuların konsantrasyonunu çok bozdu. Alışılmış enerjik oyunu sergileyemeyen Karşıyaka bu maçı unutup, sorunlarını çözme çalışmalarına başlamalı.