EĞİTİM ÜSTÜNDEN SAVAŞ
AKP hükümetleri 15 yıl boyunca yaptıkları yanlış hamlelerle Türkiye’yi bugün kuşatılmış bir ülke haline getirdiler. Gel gör ki bu zihniyet, sorunun kaynağı olan siyasal dinci çalışmaları halen şiddetle sürdürüyor. Ve böylece, bizlerin Vatan Savaşı dediğimiz antiemperyalist mücadeleye darbe vuruyor.
AKP Lideri Erdoğan, Türk milli eğitimini, cihatçı bir çizgiye çekme çabasını en büyük proje olarak görüyor. “15 yılda çok büyük işler yaptık ama eğitim ve kültürde istediğimiz işleri gerçekleştiremedik!” diyor.
Erdoğan’ın eğitim ve kültürden anladığı, “dindar ve kindar nesil imal etmek; bunları Türkiye’ye hakim kılmaktır.”
Böyle bir nesil, IŞİD gibi örgütlere militan olmaya adaydır. İçbarışı yıkacak nesildir. Ayrıca böyle bir eğitim, Türkiye’yi dinci terörist imal edecek bir fabrika haline getirir. Ve dünya barışını bile tehdit eder.
NELER YAPTILAR?
*Eğitim müfredatı değiştirildi. AKP; Erdoğan’ın istediği “aklını kullanmadan iktidara baş eğen nesil” projesini gerçekleştirmek amacıyla, laik anlayışa dayalı eğitimi, gericileştirmek için konuları baştan başa değiştirdi.
*Atatürk ile savaş özendirildi. Laik, milli ve çağdaş eğitimin simgesi olan Atatürk ile mücadele yaygınlaştırıldı. AKP’li belediyeler bu işyle görevli militanları beslediler; yargı böylelerini genelde görmezden geldi.
*Eğitimin yönetimini eğitimden anlamayanlara verdiler. Milli Eğitim Bakanları’nın kimler olduklarına bakın, yeter.
*Eğitime harcanan parayı azalttılar. AKP, aklını değil ezberletilen inancını kullanan kuşaklar imal etmek için eğitimin niteliğini kötüleştirmeli idi. Bu amaçla milli eğitim bütçesini sürekli kıstı. 1998 yılında, MEB yatırımlarına % 30,03, 2002 yılında % 17,18 pay ayrılırken bu oran 2017 yılında %8,51’e geriledi.
*Laiklikle ve bilimle savaş temel alındı. Bu iktidar, laik anlayışı dinsizlik gibi göstererek eğitimden çıkardı.
“Laiklik karın doyurmuyor! Laikliğin tehlikede olduğunu söyleyemem!” diyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da bu projeye destek oldu. Halbuki bugün dünyanın en gelişmiş ülkelerinin tümü laik dünya görüşü ile yükselmiştir. Yani laiklik karın doyurmanın tek yoludur.
*Özelleştirme adıyla ticarileştirme yaptılar. Eğitimde laik devlet anlayışıyla yürütülen denetimden kurtulmak için özelleştirme aldatmacasına sarıldılar. Yandaşlara bütçeden para aktarmayı da “hizmet alımı” adı altında sistemleştirdiler.
*Yandaş vakıflar kurup eğitimi onlara teslim ettiler.Ensar Vakfı, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), Muradiye Kültür Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Hizmet Vakfı, Birlik Vakfı, TÜRGEV ve hatta Maarif Vakfı, modern eğitimi yıkmak üzere devreye sokuldu.
Bu vakıflara, *Devlet bütçesinden, *AKP’li belediyelerden, *AKP’li müteahhitlerden, *Suudi Arabistan ve öbür şeriatçı ülkelerden para ve mal yardımları yapılıyor.
*İmam hatip okulları dayatıldı. Normal liselerin kapasitesi düşürülüp imam hatip okulları çoğaltıldı. Böylece açıkta bırakılan öğrenciler imam hatiplere gitmeye mecbur edildi. Bu dayatma halen şiddetle yürütülüyor.
* Müftülükler, camiler ve Kuran kursları parti organlarına çevrildi.
*Yurt arayan öğrenciler gericilere mecbur bırakıldı. AKP iktidarı zamanında devlet, öğrenciler için yurt yapmadı. Bugün devlet üniversite öğrencilerinin ancak yüzde 15’inin yurt ihtiyacını karşılayabiliyor. Kalan yoksul halk çocukları mecburen gerici vakıfların yurtlarına sığınıyorlar.
Yatılı okullar kapatıldı. Yoksul halkın çocuklarının gittiği yatılı okullar da battal edildi. AKP döneminde yeni yatılı okul açılmadığı gibi bu okulların yüzde 35’i kapatıldı. Yatılı bölge okullarındaki öğrenci kaybı ise yüzde 66 oldu.
*Devlet okullarına AKP mahalle örgütleri yön vermeye başladı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın özel planı gereğince her ilde Milli Eğitim Müdürlükleri bir “Üst Kurul” oluşturacak. Bu üst kurul her okulda bir “Yürütme Kurulu” ve “Yürütme Ekibi” meydana getirecek. Ayrıca şeriatçı, laiklik karşıtı yazar veya kişilerden Danışma Kuruludevreye sokulacak. Bu ekibin tavsiyesi okullarda geçer akçe sayılacak. Bu gerici, partizan ve cumhuriyet düşmanı eğitim biçimi, “Değerler Eğitimi” adı altında öğretilmeye başlandı bile.
*Kadın cariyeleştiriliyor. Kadın, daha şimdiden erkeğin cariyesi gibi gösterilmeye başlandı. 70 yaşındaki erkeğin 7 yaşındaki kız çocuğu ile evlenebileceğini söyleyen sahte hoca Nurettin Yıldız, AKP il başkanlarına Kızılcahamam’da dersler verdi. Sadece bu örnek bile Türkiye’yi kimlerin yönettiğini göstermeye yeter.
Sözün özü: İçeride böyle politikalar yürüten bir iktidarın Türkiye’yi düzlüğe çıkarması mümkün değildir. AKP’lilere ve Sayın Erdoğan’a tavsiyem şudur: Laiklikle ve Büyük Atatürk ile mücadele ederek vatan savaşı yürütemezsiniz. Silkinin! Cumhuriyetin kurucularının ve kurucu değerlerinin yanına gelin.
https://twitter.com/r_zelyut