ERDOĞAN'DAN ÖZEL'E “CUNTA” DAVASI
Türkiye, seçimler yaklaşırken yine kelimelerle yargılanıyor. Bu kez gündemde bir söz var: “Cunta.” Söyleyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel. Hedefteki isim ise Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan.
6 Nisan’da yapılan CHP’nin 21. Olağanüstü Kurultayı’nda Özel, Türkiye’nin bir “cunta” tarafından yönetildiğini söyledi; “Zaman demokratik yollarla o cuntayı dağıtmanın zamanıdır” dedi. Erdoğan için kullandığı “cunta başı” ifadesi ise siyasetten çok adliyeyi harekete geçirdi.
Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, “hakaret” gerekçesiyle Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 500 bin TL’lik tazminat davası açıldığını ve aynı zamanda Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu açıkladı.
Peki, Türkiye gerçekten bir kelimeyle mi yönetiliyor?
Özgür Özel, açılan davaya karşı sessiz kalmadı. Cevabını tarihle ve hafızayla verdi:
“Cunta ve cuntacı lafı üzerine açılan davada bana ne ceza gelirse Sayın Bahçeli'ye rücu ettiririz. Erdoğan’a darbeci diyen ilk kişi ben değilim, Sayın Bahçeli’dir. 2012’de Erdoğan’a açıkça 'cuntacı' demiştir. Ben aradan çekilirim, bu meseleyi onlar aralarında halletsin.”
Siyasette sözün ağırlığı kadar, hafızanın da yükü var. Bugün “hakaret” diye dava konusu olan ifadeler, dün aynı iktidarın başka ortakları tarafından sarf edilmişti. O zaman ses çıkarılmayan söz, bugün cezalandırılmak isteniyor.
Ve sorulması gereken belki de şu:
Gerçekler hakaret sayıldığında, adalet kimden yana hüküm verir?