Değerli okuyucularım;
Bu notları 30 Mart 2014 tarihinde Antalya’dan İstanbul’a uçarken saat 20.20 dolaylarında yazmaya başladım. Havaalanında seçim sonuçlarına bakmaya çalışırken bazı önemli merkezlerde CHP’nin açık ara önde olduğunu görmek elbette mutluluk vericiydi. Şu anda durumu bilmeme imkân yok. Uçaktayım.
Burada amacım seçim sonuçlarını analiz etmek değil elbette. Nasılsa hepimiz beklentimize göre üzüleceğiz, sevineceğiz veya sinirleneceğiz. Sizlere seçim sonuçlarını değil, sağda solda duyduklarımı yorumlamak istiyorum biraz.
Şu son haftayı İstanbul, Hatay, Mersin ve Antalya şehirlerinde dolaşarak geçirdim. Vatandaşlarımıza durum size göre ne acaba, nasıl sonuç bekliyorsunuz diye sorduğumda aldığım cevaplar bazen beni dahi çileden çıkarmaya yetti.
Genellikle meslek gereği oyunuzu kime vereceksiniz diye sormak yanlıştır. Etik değildir. Ancak bazılarının daha ….. ne olacak acaba derken elbette AKP kazanacak türünden cevaplar vermesi, şaka mı bu dedirten cinsten tepkilerime yol açtı. Bu kadar yolsuzluk, ülkeyi neredeyse ona buna peşkeş çekmek, gözümüzün içine bakılarak söylenen ve hepimizin aklıyla alay eder cinste, terbiye sınırlarını zorlayan yalanlar ve saldırılara rağmen bu halkın ELBETTE AKP diye diretmesini anlamak çok zor.
O zaman insan şöyle bir düşünceye saplanıyor. Sanırım bu halkın önemli bir kesimi hırsızlık gibi ucuz ve yüz kızartıcı suça aslında içten içe alkış tutmuşlar. Devletin en üst kademlerini işgal edenlerin çuvallarla paraları götürmesini sanki kendi kasalarına giriyormuş hissiyle zevkle izlemişler. Tıpkı dizi kahramanlarıyla kişinin kendini özdeşleştirmesi gibi.
Demek ki bu halkın ülke sevgisi, evlât sevgisi, gelecek kaygısı, kendine saygısı, velhasıl bütün kaygıları USTA’nın şeyinin kılı olmaktan üstün değil. Ne diyelim böyle başa böyle tarak.
Ancak, duyarlı kesimin bundan sonrasına iyi bakması ve derhal, hemen, şimdi bir yol haritası belirlemesi gerekiyor. Bu yol haritası da Atatürk ilke ve devrimlerinden taviz vermeyen, ülke gerçeklerini çok iyi bilen, çözüm önerilerini doğru zeminde ortaya koyan kişilerin bir araya gelmesi ile hayata geçebilir. Artık sızlanmayı bir tarafa bırakıp yola koyulmamız gerekiyor. Hiçbir şey için vakit geç değil.
Büyük önderimiz ATATÜRK bizlere öyle önemli bir miras bıraktı ki; ne yaparlarsa yapsın O’nun ilke ve devrimlerini yok edemeyecekler.Bu ruhu asla ve asla öldüremezler.
Bu ülke çağdaş, aydınlık Türkiye için koşanlarındır. Gerisi teferruattır.
Korkmadan, yılmadan,yenilgi duygusuna asla geçit vermeden, kararlılıkla AYDINLIK TÜRKİYE için yine birlik olduğumuzu gösterelim.
Bugün iktidarı ellerinde bulunduranların hukuken yok hükmünde olduğunu unutmayalım. Bu iktidar meşruiyetini aylar önce kaybetti.
Konu tapelerle,ses kayıtları vs ile netlik kazandı. Bunu Türk Halkı değil, bütün dünya gördü. Kaybedenlerin iktidarına biat edecek nesiller yok artık.
Şimdi hemen ATAMIZIN GENÇLİĞE HİTABI’nı tekrar okur musunuz?
https://twitter.com/GFeyman
https://www.facebook.com/gulgun.feyman.12