Bayram dolayısıyla şöyle bir dinlenme fırsatı bulduk.
Gündem yoğun. İşlerimiz de öyle...
Bu nedenle bir süre yazamadım. Ancak bu süre zarfında kitap okuma fırsatımız oldu.
Elime, kendisi de uzunca bir süre Ergenekon kumpasında hedef olan Ergün Poyraz'ın kitabı geçti.
Kitabın ismi “İndeki Vaiz”.
Adından da anlaşılacağı üzere Fethullah Gülen'i anlatıyor kitap.
Çarpıcı bilgiler yer alıyor.
Örneğin yıllardır hepimiz Fethullah Gülen zannediyorduk.
Oysa gerçek ismi Fetullah'mış.
Fethullah diyerek isminin anlamını “Allah'ın Fethi” anlamına getirmiş.
Ayrıca kardeşinin isminin Mesih olduğunu öğrendim.
Bu da ilginç.
Seçilmiş insan olduğunu söyleyen, kontrolü altındaki Aksiyon dergisine “İnsanlık O'nu bekliyor” kapağı yaptırarak Mesih çağrısı yapan Gülen'in ağabeyinin isminin Mesih olması hakikaten ilginç.
Ayrıca kendisi sürekli olarak emekli vaiz olarak görülüyor.
Ancak kendisi emekli olamayan bir din görevlisiymiş.
Kitapta belgeleriyle Gülen'in din konusundaki eksiklikleriyle beraber bu bilgi de paylaşılmış.
Gülen'in merak edilen bir özelliği de ABD ile ilişkileri.
CIA'nın önemli isimlerinin Gülen'e referans olduğu zaten Türk basınına yansımıştı.
Bunun yanı sıra, 1990'lı yıllarda yaptığı bir röportajda “Graham Fuller'i tanımıyorum” diyen Gülen'i bizzat Fuller'in yalanladığını görüyoruz.
Kitapta, Gülen'in Amerikan istihbaratıyla bağlantısının 1967 yılına kadar uzandığı aktarılıyor.
Gülen'in ayrıca bir dönem MİT için çalıştığı da yer alıyor.
Uzunca bir dönem “din adamı” olarak görünen ancak öyle olmadığını son 10 yılda anladığımız Gülen'le ilgili çarpıcı bilgilerin yer aldığı kitabı okumanızı tavsiye ederiz.
Özellikle de CHP ve MHP yönetimlerinin bu kitabı ve benzeri çalışmaları okumasında fayda var.
***
Keser döner sap döner
Yıllardır kan kusturdular.
Kuddusi Okkır'ı öldürdüler.
Murat Özenalp'i öldürdüler.
Kaşif Kozinoğlu'nu öldürdüler.
Daha bir çok değerimizi yok ettiler.
Aileleri perişan ettiler.
Çocukları mahvettiler.
Fatih Hilmioğlu'nu, Mustafa Dönmez'i evlatsız bıraktılar.
Nicelerini annesiz, babasız.
İftiralar attılar.
Belge ürettiler.
Sabah ezanıyla evleri bastılar.
Kimlerin?
İlhan Selçukların, Türkan Saylanların, Doğu Perinçeklerin vs.
Hepsi ayrı bir değer olan komutanların.
Şimdi çıkıp “sahur operasyonu” diyerek ağlıyorlar.
Şimdi ailelerini adliye önünde bekletip mazluma yatıyorlar.
Kusura bakmasınlar.
Biz yemiyoruz.
Hukuk önüne çıkma vakti geldi.
Artık bu hesabı verecekler.
Aldıkları her günün, çaldıkları her hayatın hesabını tek tek verecekler.
Bakmayın yasadışı dinleme, casusluk suçlamalarına...
Hrant Dink'in de, Danıştay'ın da, Zirve'nin de, Hablemitoğlu'nun da, Ergenekon'un da, Balyoz'un da, Odatv'nin de, Şike'nin de vs.
Hepsinin hesabını tek tek verecekler.
Hukuk önünde verecekler.
Yargılanacaklar.
Belki de vatanseverleri, aydınları, komutanları yolladıkları Silivri, Metris yolları onlara açılacak.
Biz de bundan büyük mutluluk duyacağız.