LÜTFEN SÖYLER misiniz BİZ KOBAY mıyız?!.
Daha doğrusu, yurttaşların önemli bölümü gönüllü ya da gönülsüz söz dinlemiş, “üçüncü doz Biontech” aşısının gayet yararlı olacağı sözlerine inanmayı tercih etmişti…
Ben de onlardan biriydim; epey bir süre düşünmüş, doktor arkadaşlarıma danışmış, konuyla ilgili yayınları okumuş, izlemiştim. Sonuçta ikna olup üçüncü doz aşıya kolumu uzattım… Üzerinden bir hafta geçti geçmedi, yurttaşların, özellikle de 65 üstü olanların telefonlarına şu mesaj geldi:
–4’üncü doz randevunuz açıldı!..
Kafalar karıştı, tepkiler art arda geldi doğal olarak… Haliyle “Sinovac aşısı bir işe yaramıyordu da boşuna mı olduk” diyenler, “O kadar parayı niye verdiniz Sinovac aşısına” diye tepki gösterenler çığ gibi arttı…
Böyle olunca ne oldu peki? Sağlık Bakanlığı 4’üncü doz aşı mesajını sildi, e-Nabız’dan bu seçeneği de kaldırdı, iyi mi!.. Sağlık Bakanı Fahrettin Amca da mesajın yanlış anlaşıldığını, 4’üncü dozun yurt dışına gidecek olanlara “isteğe göre” yapılacağını açıkladı!
Bu sefer de “Yurt dışında Çin aşısı kabul edilmiyorsa neden bu aşıyı yaptınız, avuç dolusu parayı sokağa attınız” tepkisi yükseldi..
–Fahrettin Amca’nın son masalı “üçüncü doz aşı gayet yeterli” tekerlemesi maalesef tarih olmuştu!..
Aşı yaşı 12’ye kadar indi!
Bakanın bu gayet bilimsel (!) açıklamasından sonra randevu sisteminde “tercihe bağlı” 4’üncü doz aşı bölümü açıldı!
Millet şaşkınlık içinde ne yapacağını düşünürken, bakanlık 15 yaş üstü gençlerle kronik hastalığı olan 12 yaş üstü çocuklara da aşı hakkı tanıdığını ilan etti. Korona testi pozitif çıkanlara aşı uygulaması için verilen süre de 3 aydan 1 aya düşürüldü. Nedir bu birader diyorsanız, Türkçe’ye çevireyim:
–Bugüne kadar bildiklerinizi unutun, yeni düzene biat edin!
Peki, dünyada 4’üncü doz aşı diye bir uygulama var mı? Tabii ki yok! 3’üncü doz bile neredeyse yok! Ayrıca konuyla ilgili bir bilimsel veri, araştırma, yayın da yok!.. Bizimkilerin elinde böyle bir veri var mı? O zaten yok! Şöyle bir uygulama yani bu:
–Saldım çayıra mevlam kayıra!
Çünkü bu aşı dördüncü kez olunursa ne olur, ileride nasıl yan etkileri olabilir yolundaki soruları bilim dünyası dahi bilmiyor! İlk iki aşının bile olası sonuçları üzerinde sayfalar dolusu “tahmin” var ama net söylenen, ortaya konan bilimsel bir şey bile yok!
Böyle olunca, insanlara 4 doz aşı yüklemenin de anlaşılılır bir tarafı yok doğal olarak… Avrupa kabul etsin diye tercihe bağlı aşı garabeti yalnızca Türkiye’de var şu anda! Zaten bilim adamları da bunu söylüyor:
–Aşı pasaportuna ihtiyacınız yoksa koruyuculuğu artırmak için 4’üncü doz BionTech aşısı yaptırmak gereksiz!
Riskli değil mi peki? Yoksa dünyanın kobayı biz miyiz!
İran ile perde arkası anlaşma var mı?
Kabil’de düşünce Afganistan tamamen Taliban’a teslim oldu…
Türkiye sınırı ise “yolgeçen hanı” konumunu koruyor! Biden’la anlaşma sevdasının ülkeye içinden çıkılması zor bir kaos armağan ettiği ise açıkça ortada…
Peki, Türkiye’ye neredeyse 3 bin kilometre uzak bir ülkeden hemen yanıbaşındaki İran’a geçiş yapıp gözetim altında o kadar yolu katedip cami avlusuna bırakılır gibi sınırlarımıza bırakılan Afganlar, niçin İran’da kalmıyor?
İran yüzbinlerce Afganlı’nın tıpış tıpış Türkiye’ye geleceğinden nasıl oluyor da bu kadar emin olabiliyor? Yoksa, Türkiye ile İran arasında bilmediğimiz bir anlaşma mı yapıldı? En büyük Türk büyükleri teminat mı verdi, “hepsini alacağız” mı dedi? En önemli soru ise şu:
–Ne kadar afganlı gelecek?
Deli sorular değil mi!
https://twitter.com/umit_zileli