Her şey, akıp gider….
Herakleitos
Su gibi akışkan hayatlarımızda, her gün, her saniyenin değeri bizler için oldukça kıymetli. Günlük koşuşturmacalar, geçim telaşı, aile ve dostlarla geçirilen zaman dilimleri, komşularınızla ayaküstü muhabbetler… Bir ömür su gibi akıp giderken, hangi birimiz ilk aşkımızın o ilk öpücüğünü hatırlayıp, hissedebilecek ruha sahibiz? Ya yaşadığımız anı ? Başkalarının algılarına göre yargılayıp “suçlu” hükmü verdiğimiz O duygu an’larını. Bilirsiniz işte, o öpüşürken gözlerinizi kapatmanızın altındaki, tüm dünya gerçeklerini silme isteğini. Yargısızca ve aşkla sevebilme güdüsünü… Ve aşkın dalga geçilemeyecek kadar büyük bir erdem sayıldığı eskide kalmış AN’(ı)ları. Vardır elbet onlar da bir yerlerde hayatınızda. Peki ama şimdi neredeler? Bir bakın istedim bu gece içinize. Ben bir baktım da. Evet, nasıl da doğru, her şey akıp gitmiş işte…
Ben size bu kelimeleri yazarken ay boşlukta bulunuyor. Ay boşlukta zamanlarında, İçsel yolculuğuma çıkmayı severim. Kafam karışır, cümlelerimin devrikleşmesi bana ayrı bir haz verir. Bütünleşme ve tamamlanma zamanıdır ay boşlukta zamanları. Boşluk, içinde tezahür etmemiş olanı barındırandır. Ayın boşlukta olması; onun bağlantısız, rotasız ve amaçsız oluşuna işaret eder. Dolayısıyla bu zamanlar, girişimlerde bulunmak, önemli kararlar almak, hedeflere ulaşmak için etkin olmak için uygun zamanlar değildirler. Boşluk zamanları, onun değerini bilenler için çok güçlü ve yaratıcı zaman dilimleridir.
Aşk hayatımızı, kariyer hayatımızı, para durumumuzu öğrendiğimiz günlük burç yorumlarının temeline gelecek olursak, burç kuşağı kavramının, antik çağlarda da günümüzde olduğu gibi çeşitli fenomenlerle ilişkilendirilmiş olduğunu görebiliriz.
Zecharia Sitchin, uzun inceleme ve araştırmalar sonucu bulduğu belgeleri de sunarak, 1976 yılında yayınladığı kitabı 12. Gezegen’de; burç kuşağı dediğimiz “Zodyak” kelimesinin Yunanca’da Zodiakos Kyklos ‘dan Hayvan Dairesinden geldiğini belirtmektedir. Çünkü, Yıldız Gruplarının yerleşimi bir Aslana, balıklara v.b.’e benzetilmiştir.
Ama bu hayali şekiller ve isimler aslında on iki Zodyak takım yıldızını UL.HE (Parlak sürü) diye adlandıran Sümerlilerce türetilmiştir.
1.GU.AN.NA (Göksel Boğa) Boğa Burcu
2.MAŞ.TAB.BA (İkizler) İkizler Burcu
3.DUB (Cımbız, Kıskaç) Yengeç Burcu
4.UR.GU.LA (Aslan) Aslan Burcu
5.AB.SİN (Babası Sin idi, Bakire) Başak Burcu
6.Zİ.BA.ANNA (Göksel Kader) Terazi Burcu
7.GİR.TAB (Deşen, Kesen) Akrep Burcu
8.PA.BİL (Savunmacı, Okçu) Yay Burcu
9.SUHUR.MAŞ (Keçi Balığı) Oğlak Burcu
10.GU ( Suların Tanrısı, Su taşıyıcısı) Kova Burcu
11.SİM.MAH (Balıklar) Balık Burcu
12.KU.MAL (Tarlada yaşayan, Ram) Koç Burcu
Burç Kuşağının resimsel betimlemeleri veya işaretleri, adları gibi, Sümer’de ortaya çıkışlarından beri günümüze kadar hiç değişmeden gelmiştir..
Devam edecek…
Kaynakça: 12. Gezegen, Zecharia Sitchin, 1976
https://twitter.com/SeboMode
https://www.facebook.com/ShebnemG