Bundan tam 21 yıl önce Sivas’ta Pir Sultan Abdal Kültür Derneğince organize edilen Pir Sultan Abdal Şenliklerine katılım için gelen 33 aydınımız ve 2 otel görevlisi kardeşimiz Devletin bilgisi ve göz yumması sonucu gerici, yobaz ve sözüm ona Allah’a inanan ve Allah yolunda olan insanlar tarafından acımasızca yakılarak katledildiler.. Devlet buna mani olmadı, olmak istemedi.. 35 canımız yakılarak katledilirken insanlık da yanarak kül oldu.. Ve devlet olayları öylece seyre daldı… Ve bizler televizyonlarımızın başında bu gaflet ve dehşet dolu görüntüleri çaresiz haykırışlarımızla, kahrolarak ve insanlığımızdan utanarak izledik…
Evet, İnsanoğlu Ateşi Buldu Ama Hayvan Oğlu İnsanı Yaktı…!!! Bu kadar net ve açık…
Sivas, Madımak vahşetinin üzerinden yıllar geçti… Ve olayın gerçek suçluları ortaya çıkmadan dava 13 Mart 2012 tarihinde zaman aşımına uğradı.. Ve bu ülkenin Başbakanı ‘Ülkemiz ve Milletimiz İçin Hayırlısı Olsun’ dedi.. Bugün çok sayıda milletvekili, bakan, meclis üyesi bu katliamın avukatlığını yapanlar da halen hükümette…
Aynı zihniyet bugün de halen iş başında ve başlattıkları işi nihayetlendirme çabası içinde, öyle ki, Alevi kardeşlerimize olan düşmanlıkları hız kesmeden, artarak etmekte. Bunu çok yakın zamanda Gezi olaylarında da yaşadık ve lanet okuyarak gördük.. Cemevine kurşun sıkmaktan dahi çekinmediler. Gencecik Alevi kardeşlerimizi aramızdan birer birer aldılar ve o kara soğuk toprağın altına soktular.. Sevdiklerinden kopardılar..
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Osmanlı Türkçesi Grameri 2. Ders kitabında Alevi kardeşlerimize yönelik nefret açıkça görünmekte.. Kitapta, ‘Kötü Ayin Yapan Kızılbaşlar… Allah Onları Kıyamete Kadar Aşağılık Ve Adi Etsin...’ söylemi, Alevi kardeşlerimize yönelik nefret ve kinin nedenli büyük olduğunu açıkça göstermekte.. Bu söylem asla kabul edilemez… Bu sözler Devletin laik anlayışıyla asla bağdaşmaz ancak mezhep ayrımcılığını, inançlara saygı yerine düşmanlığı öne çıkarır… Ne yazık ki ülkede karşı devrim süreci hız kazanmakta ve bu rövanşı almaya kesinlikle kararlılar.. Cemaat ve tarikatlar ülkede giderek söz sahibi olmakta ve yaygınlaşmakta. Cumhuriyetin tüm değerlerine savaş ilan etmiş durumdalar.
Devlet bir an önce Nifak tohumları ekmekten vazgeçilmeli ve Alevilerin üzerinden bu kanlı eller bir an önce çekilmeli. Alevi kardeşlerimizi kucaklamak yerine ötekileştirmeye dönük politikalar kabul edilemez.. Etmiyoruz… Etmeyeceğiz... Sözde açılım paketinde Alevi yurttaşlarımızın beklentilerini karşılayacak tek bir sonuç çıkmadı.. Bu ülkenin her bir yurttaşı gibi onlar da ibadetlerini kendi ibadethanelerinde rahatça yapabilmeli ve devlet artık Cemevlerini tanımalı.. Alevi kardeşlerimiz her birimiz gibi bu ülkede eşit yurttaşlık hakkına sahipler.. Bizi biz yapan en önemli değerimiz de bu..
Ve son söz olarak…
Madımak olaylarının üzerinden tam 21 yıl geçti.. Kaybettiğimiz canlarımızı rahmetle anıyor ve önlerinde saygıyla eğiliyorum
Ezenlere karşı, Ezilen olmayı toplumca reddediyor, Faşizme Karşı Omuz Omuza Diyorum.!
Ne Ezilen ne de Ezen… İstediğimiz Hakça Bir Düzen…!!! Ötesi yok…
https://twitter.com/ceydaknay
https://www.facebook.com/ceymin