TARİHİ de mi YASAKLAYACAKSINIZ?!

TARİHİ de mi YASAKLAYACAKSINIZ?!

İktidar, tabii ki küçük ortağının da engin desteğiyle 62 maddelik bir torba yasa taslağı hazırladı. Gerekçe pek masum, üstelik pek de yararlı; görüntüde tabii:

Virüs salgını ile mücadele!

Torbadaki dört madde gayet ilgi çekici, sıralayayım:

Sorumlu bildirmeyen ve içerik kaldırmayan sosyal medyanın ağı daraltılacak…

-Varlık Fonu denetim raporunun hazırlanma son tarihi ağustosa ötelenecek…

-Kamu İhale Yasası değişikliği ile mal, hizmet ve yapım işleri ivedilikle gerçekleştirilecek…

-Hazine taşınmazlarının satışı elektronik ortamda da yapılabilecek…

Görüldüğü üzere ilgi çekici bu maddelerden üçü ekonomiyle ilgili, mesela kaç yüz kere değiştirildiğini artık sayamadığımız ‘Kamu İhale Yasası yeniden değiştirilecek ve mal, hizmet ve yapım işleri acilen gerçekleştirilecek’ diyor bir madde… Benim ilgimi öncelikle “yapım” sözcüğü çekti doğal olarak? Hangi yapım işleri şu anda bilmiyoruz ancak kolaylıkla inşaatı işaret ettiğini anlayabiliyoruz!..

Bir diğer madde Varlık Fonu denetimiyle ilgili; salgınla mücadele ile ne alakası var anlamadım doğrusu? Zaten Cumhurbaşkanlığının uhdesinde bulunan ve milli varlıklarımızın neredeyse tümünü kapsayan bu fonun denetimi zannımca Sayıştay tarafından yapılıyor; niçin bu denetim öteleniyor acaba? Satış ya da “rehin” gibi durumlar mı söz konusu acaba; ne de olsa deli gibi paraya ihtiyaç var! İşte diğer maddede onu da buluyoruz!

-Artık Hazine taşınmazları elektronik ortamda da satılabilecek!

ABD Merkez Bankası FED’den yardım istendiğine, Cumhurbaşkanı’nın ABD Başkanı Trump ile bu konuyu görüştüğüne ancak red cevabı geldiğine dair haberleri okuduk, izledik… IMF’ye başvurmanın önünde kocaman bir “S-400” engeli olduğunu da biliyoruz… O halde elveda elde kalan varlıklarımız!

Buraya kadar salgınla mücadeleyle ilgili hiçbir şey bulamadınız değil mi? Bundan sonra da bulamayacaksınız zaten!

Adı üstünde “torba yasa” içine ne atsan öğütüyor!..

Sosyal medyaya dev sansür!

Koronavirüsle  mücadele kapsamında sosyal medyaya ağır mı ağır sansür getirecek madde de torbaya atılmış durumda!

Şayet tasarı bu haliyle yasalaşırsa You Tube, Twitter, Facebook, İnstagram gibi sosyal ağlar doğrudan etkilenecek! Peki bu nasıl olacak? Prof. Dr. Yaman Akdeniz durumu OdaTV’ye gayet güzel özetlemiş:

Teklife göre sosyal medya platformlarının Türkiye’de temsilci bulundurmaları gerekiyor. Eğer bulundurmazlarsa internet erişimleri ilk aşamada yüzde 50’ye ikinci aşamada ise yüzde 95’e kadar kısıtlanabilecek!

Yani, Türkçe’ye çevirirsek, sosyal ağlar “sizlere ömür” olacak! Dünyada bunu uygulayan ülke var mı peki? Prof. Dr. Yaman onu da yanıtlamış:

Çok az örneği var, mesela Çin böyle bir talepte bulunabiliyor!

Kısacası, bu dahiyane fikri kim bulmuş, geliştirmiş ya da kopyalamış ise hedef gayet açık:

İktidar için dikensiz gül bahçesi yaratmak!..

Fısıltı gazetesini unutmayın!

Niçin derseniz çok basit…

Artık sosyal platfomlar kullanılamaz hale gelecek, kimse tweet atamayacak, video izleyemeyecek, paylaşamayacak! Hukuki mücadele derseniz geçiniz; yıllar boyu sürüyor, en yakın örnek ise Wikipedia! Sendika.org’un mücadelesi ise beş yıl sürdü. Anayasa Mahkemesi’nin kararı kaldırmasının üzerinden bir buçuk ay geçti. Bu karar hala uygulanmadı örneğin!

Biliyoruz ki bu iktidar eleştiriden, sorgulanmaktan hiç mi hiç haz etmiyor… O nedenle bu “şahane önleme” dört elle sarılmaya karar vermiş görünüyor! Ancak unuttuğu küçük bir ayrıntıyı da müsaade ederse ben anımsatayım:

Fısıltı gazetesi!

Bomba etkisi yapabilecek bir “dedikodu sosyal medyası!” Ne yaparsanız yapın sansürleyemez, baskı altına alamaz, gözaltı, tutuklama, zindan seçeneklerini kullanamazsınız! Tarih böyle bir şeyi yazmadı; ancak tam tersini, iktidarları bile “dize getirdiğini” defalarca yazdı!

Tarihi de mi yasaklayacaksınız?..

https://twitter.com/umit_zileli