* ABD'li Cargill şirketi daha çok kâr etsin diye, ülkemizde pancar tarımını yok ederek, halkı NBŞ ile zehirleyerek mi? ABD ye karşı dik duruyoruz.
* Dünyanın en iyi tarım alanına sahip iken 2003-2015 arası tarım ve gıda için 400 katrilyon harcayarak mı? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* Mercimek ithalini 200 kat, buğdayda 5 kat, tüm tarım ürünlerinde ise 4 kat artırarak mı? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* İsrail daha çok kazansın diye yerli tohumu yasaklayıp, GDO'lu tohumlarla ülke halkını zehirleyerek mi? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* Üretim ekonomisini terk edip, yerine tüketim ve hizmet sektörünü geliştirerek yabancı ülkenin açık pazarı olarak mı? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* Borç alarak, eldeki varlıkları yok pahasına satarak bol bol beton, asfalt dökerek mi? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* Enerjide rüzgâr, güneş, su kaynaklarımız varken bunları kullanmak yerine dışa bağımlı enerji politikası ile mi? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* IMF'ye olan 20 milyar $ borcu ödedik deyip, halkı hiç borcumuz olmadığına inandırıp, 600 Milyar $ borç yaparak mı? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
* Gerçekten yerli üretimleri yok edip, yabancı ürünleri Türkiye'de üretince yerli üretim diye kandırarak mı? Dünyaya karşı dik duruyoruz.
Halkı, ülkende satın aldığın basın ve yandaşlarla kandırabilirsin ve içeride hükmünü sürersin ama ülke zayıflar ve çöküşe geçer.
Dış politika gerçekliğe dayanır, dış ülkeleri kendi iç kamuoyun gibi kandıramazsın. Ve ülkemiz dış politikada gerçeklik duvarına sürekli çarpıyor. Ülkemiz her çarpışında kırılıyor, hırpalanıyor.
Türkiye içeride yalanlarla kurduğu saltanatla hüküm süren bir hükumetin yürüttüğü dış politika ile yabancı sularda yalpalayarak gidiyor.
Kim ki, ülke ve vatan kaygısı ile bu gerçekleri dile getirse hükûmet yandaşları tarafından vatan haini ilan ediliyor.
Ne dedik gerçekleri söyleyenlerin çıkış noktası "vatan ve ülke kaygısı" işte bunu dahi görmeyecek kadar insanları maniple ediyorlar.
Çünkü asıl kendileri ülkeye büyük kötülük ediyorlar. Bunca yandaş, Tv, gazeteyi kontrol etmenin açıklaması ne olabilir ki!?
Bu gerçeği dile getirenler bir başına ve başlarına gelmedik kalmadığı halde hâlâ gerçeği ülkesi ve halkı adına söylemeye devam ediyor.
Yukarıda verdiğim rakamlar, devletin resmi kurumlarının açıkladığı rakamlar olduğu halde, hükûmet yanlısı bir kısım kitle yandaş kalemlere inanarak insanlara küfürler edebiliyor.
Hiç değilse devlet kurumlarının açıkladığı rakamları bilsek ve bu konuda mutabık olsak. Ülkemizin ne durumda olduğunu rakamlarıyla bilsek, görsek bu bile bir başlangıç olabilir.
Sıkmadan biri iki cümle ile bitireyim. Çünkü bazı şeyleri netleştirmek gerekiyor.
Sürekli kendilerinden olmayan herkese vatan haini yakıştırması yapıyorlar, kim AKP'ye muhalif ise onlara göre hain, bana da sosyal medya üzerinden sık sık diyorlar.
8 çocuklu bir memurun, memur bir çocuğuydum şimdi emekliyim. Bu vatanda doğdum, bu vatanda öleceğim bizler için başka seçenek yoktur.
Hayatımda yurt dışına gitmişliğim yok (gidilmesi sorun olduğu için söylemedim). Ancak çocukları yurt içi ve yurt dışında olmadık işler yapanlar, çocukları yurt dışında okuyan, yurt dışında yaşayan, en ufak rahatsızlığında yurt dışında soluğu alanların, yurt dışından alış-veriş yapanların tuttuğu yandaş kalemlerin dediklerine inanıp bizlere vatan haini denmesi ülkenin birliğine ve geleceğine büyük zarar veriyor. Son...
https://twitter.com/nasuhbektas
https://www.facebook.com/bektasnasuh