GAZETECİYSEN BOYUN EĞMEYECEKSİN

Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan’a yapılan saldırı; tüm medyayadır.

Gözdağıdır… Alçakçadır !..


Muhalif düşünceyi susturacaklarını sananların..

Güç zehirlenmesine uğrayanların…

Gazete(ci)leri destekçilerine hedef gösterip, kopuk mafya artıklarını tetikçi yapanların..

Bilinçli sindirme, korkutma amaçlayanların işidir!..

* * *

Bugün; TBMM’yi işlevsizleştirenler;

medyaya da yönelik “Ortaçağ zihniyeti” tutumludurlar.

İktidar gücünü elinde bulunduranlardır…

ABD’de “medyaya baskı yok” diyebilen de bu hükümetin Başbakanı’dır!

Eleştiri tahammülsüzleridir…

“İleri Demokrasi”yle karışık (!) sansür- otosansür uygulayanlardır…

Muhalif gazetelerin/gazetecilerin karşısına; gazeteci görünümlü işi ölüm tehditlerine, diş-tırnak sökmeye kalkışanlara yol verenlerdir!

Mustafa Balbay’ın söz ettiği gibi; AKP-Saray Siyaseti; “çok medyalı tek ses” yaratmaya çalışmakta…

İktidar partisi; ülkede akan kan gözyaşını durdurmaya; enflasyon, işsizlik, eğitim, dış politika sorunlarına çözüm aramıyor.

Hoşnut olmadığı yayın organlarının,tehdit edilmesine, gazetecilerin üzerine “evde zorla tutulanlar”ın salınmasına seyirci kalıyor!

Ne yazık ki!

* * *

Kurtuluş Savaşı yıllarını Ankara’da geçiren, İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü Hoca’larından Gazeteci Cevat Fehmi Başkut, yarım asır önce yazdığı ‘Gazetecilik Dersleri’ kitabında şöyle tanımlar gazeteciyi:

‘Gazeteci dediğimiz çileli mahluk, asırlardır -bilhassa- ömrü boyunca papalardan, hükümdarlardan, padişahlardan, derebeylerinden, diktatörlerden çok çekti. Hükümdar-Diktatör sık sık gazetesini kapattı ve onu idam ettirdi. İstibdat daima ağzını kapattı. Yolu üzerinden para cezası, kamçı, hapis, sürgün, darağacı hiçbir zaman eksik olmadılar. Ve O işte bütün bunlara rağmen yazmaya devam etti.(…) Bugün gazetecinin çilesi hala dolmamıştır. Fakat bütün bunlara rağmen gazeteci yaşadı, tutundu, kendini okuttu. Çünkü halk öyle istiyordu!’

2015 Türkiye’sinde durum, “palto değil kafa tutmuş” gazeteci-yazarlar için de ‘aynı’ değil mi ?

Bir yanda baskı uygulayan geçici iktidar, öte yanda sadece halkının önünde “Başeğmiş” Gazete(ci)ler…

Ahmet Hakan’ı severseniz, sevmezseniz. O başka…

Bir kez daha yineleyelim..

Yapılan saldırı; muhalif duruşlu özgürlükleri savunan basına; toplumu susturmaya yöneliktir.

Kendi gibi düşünmeyenleredir!

“Yaşadığı çağın tanığı” gazeteci susmaz, toplum korkmaz !

Gözdağı saldırılar, gerçek onurlu gazetecileri yıldırmaz !

Meslektaşımıza, medya dünyasına geçmiş olsun.

“Gazeteciysen boyun eğmeyeceksin.

Boyun eğeceksen gazeteciyim demeyeceksin”

Gazeteciler; halkın ağzıdır…


https://twitter.com/Atikopruluoglu