DOLARIN ARTIŞI KANAMA YAPIYOR!

Dolar 3.17'yi aşarak rekor kırdı. Avro da tarihte ilk kez 3.5 lirayı geçti. Bütün bu rekorlar Türk lirasının değerinin tepetaklak olduğunu gösteriyor.

DOLARIN ARTIŞ NEDENLERİ

Doların rekor üstüne rekor kırmasının küresel sebepleri ile iç dinamiklerden kaynaklanan sebepleri var.
Küresel gelişmelerin en önemlisi, takip edilen ABD verilerindeki iyileşme oldu. Ortalama saatlik kazançlar, piyasa beklentisi olan yüzde 0.3’ün üzerinde yüzde 0.4, tarım dışı istihdam 175 bin olan beklentilerin altında 161 bin, işsizlik oranı ise yüzde 4.9 olan beklentilere paralel gerçekleşti.
İşsizlik oranının FED’in yüzde 4.8 olan hedefinin üzerinde olması FED’in aralık ayında mutlaka faiz artırımına gideceğini gösteriyor. Bunun yanında ücret artışlarında pozitif bir görünüm de kendini gösteriyor.
ABD başkanlık seçimleri ile ilgili tahminler de doların değerini artıran bir önemli değişken. Trump’ın kazanma ihtimali fiyatlanıyor.
İngiliz mahkemesinin, ülkenin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılma kararını uygulamaya geçirebilmesi için parlamentodan onay alması gerektiğine karar vermesi sterline dayalı varlıkların değerinin artmasına neden oldu.
İç sebepler olarak siyasette yaşananlar, HDP milletvekillerinin tutuklanması, Irak-Suriye olayları, PKK terörünün çirkin yüzünü her vesile ile kendini göstermesi, KHK ile ülke yönetiminin yarattığı gerginlik ve hukuksuzluk haykırışları Türk lirasının değerini düşürmeye, dolarda rekor üstüne rekor yaşanmasına sebep oluyor.

DOLAR NEREYE GİDER?

Trump’ın seçilmesi halinde güvenli liman varlıklarında yeni bir yükseliş dalgası görülebilir. Altın, avro, İsviçre frangı, yen gibi güvenli liman varlıkları ön plana çıkabilir. Bu da gelişmekte olan piyasalardan sermaye çıkışını tetikler.
İslamofobik söylemleriyle öne çıkan Trump’ın seçilmesiyle birlikte ABD ile politik ilişkilerin sekteye uğrayacağı algısı TL üzerinde baskı yaratır. Bu da doların artması demektir.
Clinton’un galip gelmesi halinde hisse senedi piyasalarına talebin artması ve gelişmekte olan ülke paraları dolar karşısında değer kazanabilir.
Bunun yanında Clinton’un başkan seçilmesiyle FED faiz artırımına daha rahat gidecektir.
Körfez’den Türkiye’ye artık para gelmiyor. Doları dengelemek için eskiden gelen paralar suyunu çekti, dersek yanlış olmaz.
Bunun yanında Türkiye siyaseten çok gergin. İdam cezasının çıkması halinde doların 4-5 lirayı bulması işten bile değil.
Irak-Suriye meselesi en ateşli biçimde devam ediyor. Nereye gideceği belirsizliğini koruyor.
PKK’nın, HDP milletvekillerinin tutuklanması ardından büyük şehirlerde terör eylemlerini artıracağı endişesi yaygın.
Cumhurbaşkanının başkanlık seçimi ile genel seçimleri birlikte yapıp başkanlık koltuğuna oturduktan sonra yeniden “Kürt açılımı”nı gündeme getireceği kaygısı ekonomik çevrelerde orta vadeli yatırım tercihlerini etkiliyor. Bu yatırım kararlarının ertelenmesi TL üzerinde baskı yapıyor.
IMF, özel sektörün borcunun çok riskli olduğunu, Türkiye’nin 2020 yılına kadar yüzde 4’ün altında bir büyüme kaydedeceğini tahmin edip Türkiye’yi uyarıyor. Standard&Poor’s notumuzu yatırım yapılabilir notun iki kademesi altında tutuyor. Fitch ve Moody’s de yatırım yapılabilir bir ülke olarak bizi bir süre daha görmeyeceğe benziyor.

DOLAR ARTTIKÇA DIŞ BORÇ ARTAR!

Doların yükselmesi dış borcumuzun da artması demektir. Cari açığımız azalmaz, artar. Doların artışı “tüketme ekonomisi”nin büyümesine neden olur. İç talebe dayalı iç tüketim artar.
Bunu gören bankalar ve hükümet bu nedenle faiz indirilmesi silahına abanmış durumda. Kredi faizleri inmeli ki reel sektörde tıkanma yaratan nakit döngüsü yeninden kurulabilsin.
Ama gidişat hiç umut vermiyor. İdam cezasının çıkması halinde doları tutabilen aşk olsun. Şu anda ekonomi siyasetin ipoteğinde. Galiba sözün bittiği yerdeyiz...


https://twitter.com/MPamukoglu
https://www.facebook.com/mustafa.pamukoglu.90