ÖZÜMÜZE DÖNDÜK...!
UKRAYNA:64 TÜRKİYE:58

Başarılı bir oyun sonunda, kaybetmiş de olsak ABD maçı kendimize olan güvenimizi yerine getirmişti. Bu oyunla kalan maçları kazanır gruptan 2. sırada çıkar, karşı gruptan gelen takıma bakarız diye düşünmüştük hattâ...

Ne var ki bugün Ukrayna karşısında eski tarz tutuk ve yavaş oyun tarzımızı tekrarladık ve tatlı rüya bir kabusa dönüştü.

Aslında zaten kısır bir hücum takımı olan Ukrayna için 64 sayı beklenmedik bir skor değil. Ancak maçın sonuna kadar pek de fena savunma yapmayan takımımızın ABD'ye bile 77 sayı atmışken 58 sayıda kalmasını anlamak zor.

Periyotları ayrı ayrı yorumlamak bu maç için pek anlamlı değil. O yüzden biraz genel bir değerlendirme yapalım. Rakibin en önemli 2. skoreri sakat. Lider skorerini ise son periyota kadar 4 sayıda tutabildik. Hatta maçı da 10 sayıyla tamamladı ( Jeter ). Üstelik bizim NBA patentli uzunumuz Ömer Aşık maçı double-double yaparak 16 sayı ve 20 ribauntla tamamladı. Peki biz bu maçı nasıl kaybettik...?

Öncelikle maçı hücum edemediğimiz için kaybettik. Emir'in 14 sayı ve 7 ribauntu dışında takım adeta ayakta uyudu. Ukrayna, kenardan gelen oyunculardan 40 sayı bulurken biz sadece 16 sayı bulabildik. Bunun 7 sayısının da Oğuz'dan geldiğini düşünürsek takımın kalanının halini siz düşünün.

Önceki maçlardaki önemli skorerlerimiz olan Barış Hersek ve Cenk'in toplam 3 ( yazıyla üç!) sayı attığını eklemeden geçmeyelim. 

Bunun dışında dikkat çeken bir konu da bu oyunda sayı atmak için isabetli veya isabetsiz olsun önce topu potaya atmak gerekiyor. Rakip maç boyunca 64 şut atarken biz 52 şut kullandık. Bu kadar düşük skorla bir maçta aradaki farkın önemine dikkat çekmek isterim. Ayrıca rakip bu şutların 31 tanesini 3'lük olarak kullanırken, bizim 3'lük denememiz yalnızca 15 tane. Üçlük yüzdemiz daha iyi olmasına rağmen girişim sayımız daha az olduğu için onların 30 sayı bulduğu üçlüklerden bizim kazanımımız yalnızca 18.

Bu sayı kalabalığı şunu da gösteriyor. Yeterince çok sayıda şut kullanmıyoruz. Oyuncularımız riskli gördükleri pozisyonlarda sürekli pas yapmayı tercih ediyor . Soğukkanlı bir oyun oynamak noktasından durağan ve verimsiz bir oyuna geçiyoruz. Gereksiz ve erken top kullanmayalım derken sürekli top çeviren bir takım görüntüsü çiziyoruz.

Sonuçta bu takım Amerika'yı bile iki çeyrekte 20 sayının altında tutabilecek bir savunmayı yapabiliyor. Nitekim Ukrayna da bugün sadece son çeyrekte 20 sayıyı geçebildi. Ama skor üretmeden maç kazanılmıyor.

Daha hızlı oynamak, daha çok şut atmak , daha cesur ve saldırgan oynamak zorundayız. Yoksa grup ikinciliği derken Avrupa şampiyonasındaki gibi evin yolunu erkenden tutmak mümkün. Bunu hiç de haketmiyoruz.

Sağlıkla kalın...


https://twitter.com/rtkala
https://www.facebook.com/rustu.kalac