ATATÜRKÇÜLÜK ve KEMALİZM

Atatürkçülük, milletimizin her ferdinin yaşaması için mutlaka bağımsız bir ulusun evladı olarak kalması gerektiğinin yoludur. Atatürkçülük, yaşamsal olan ulusal bağımsızlığın ifadesidir.

Atatürk, Türk ulusunu esir etmek isteyen ulusların bu düşüncesinden vazgeçirme mücadelesinin sembolüdür.

Atatürk, “Benim bedenim bir gün elbet toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır” inancıdır.

Atatürkçülük, tam bağımsızlık için aşağılanmayı değil ölümü seçmek demektir.

Atatürkçülük, yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti, beceriksizlik ve miskinliği itiraf etmek olduğunun farkındalığı demektir.

KEMALİZM

Kemalizm, ulusal kurtuluş savaşını anlatırken batılının ifade ettiği “Kemalist hareket”tir.

Kemalizm, Mustafa Kemal’in düşünce ve eyleminin bir bütün olarak savunulmasıdır.

Kemalizm, Mustafa Kemal’in izlediği yolun ve de kendine özgü bir yöntemle geliştirdiği düşüncelerin genel adıdır.

Kemalizm, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde başarılı olmasını bekleyemeyeceğimiz liberalizmin karşısına karma ekonomi ilkeleriyle çıkmak demektir. Çünkü acımasızca sömürülen geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerin liberalizmle gelişmesi mümkün değildir. Aşırı devletçilikle de gelişmezler. Özel girişimin de desteklenerek milli bir burjuvazi yaratarak onun ekonomik gelişmeye katkısı sağlanmalıdır. Bu nedenle en iyi ekonomik model kamu ve özel girişimciliği dengeleyen karma ekonomik modeldir. Kemalizm de bunu savunmaktadır.

İzm bir yol ve bir sistemdir. Kemalizm, Kapitalizm ve Marksizm gibi farklı bir sistem getirmemiş olsa da kapitalist sistem içinde Batı’nın sömürüsünden ve esaretinden kurtaracak en azından dik durmayı sağlayacak yeni ve bize özgü düşünceler ve ulusal yol olarak “izm” olmayı hak ediyor.

Atatürkçülük Atatürk’ün yolundan gitmenin adı, Kemalizm de Atatürkçülüğün bilimsel adıdır.

ATATÜRKÇÜLÜK DEMODE OLMADI

Marksizm ve kapitalizm son yüzyılda en ağır eleştirilere uğrarken dünyanın geldiği noktada Atatürkçülük daha da anlam kazandı.

Açgözlü ve sömürmeyi kanlı iç savaşlarla sağlayan başta ABD ve gelişmiş batılı ülkelere karşı tam bağımsızlık ve vatan birliği mücadelesinde Atatürk’ün yolu en doğru yol olarak yeniden gündemde.

Tekelci kimliğe dönüşen kapitalizmde para tüm insanlığı esir almış durumda. Gelişmekte olan ülkeler borç batağında. Ülkemiz en borçlu ve para bulmak için en yüksek faizi ödeyen ülkelerin içinde yer alıyor. Bu geminin üretmeden, katma değer yaratmadan, tüketerek ve dış borç batağı içinde batmamasına olanak yok. Gemi batıyor! Bu gemiyi batmaktan kurtaracak Atatürk’ün yolu olan ekonomide bağımsızlığı sağlayacak üreten, katma değer yaratan, döviz kazancı sağlayan ve borçlanmadan ziyade kendi kaynaklarını kullanan bir ekonomiyi ve milli birikimi(ulusal sermayeyi) yaratmak.

Küreselleşmenin ve teknolojinin canavarlaştığı bir dünyada 19. yüzyılın başında yaşayan Atatürk’ün görüşlerinin artık demode olduğunu söyleyenlere şunu hatırlatalım. Vahşileşen bu dünyada Atatürk’ün düşüncelerine sarılmakta zarar yok. Yakın zamanda alev topuna dönecek dünyamızda körelen insani özellikler Atatürk ve benzeri dâhiler sayesinde hatırlanabilir durumda.

Ey sevgili Atam! Sen rahat uyu. Uygarlık projesi olarak emanet ettiğin bu ülkeyi batılılara da örnek olacak şekilde daha ileriye taşıyacağız. Senden aldığımız ilhamla bu vatan çağdaş ve gelişmiş bir ülke olarak dünya sahnesinde yerini alacak.

https://twitter.com/MPamukoglu
https://www.facebook.com/mustafa.pamukoglu.90