“Nasıl anlatsam, nereden başlasam, kaç kişiydik o zaman kaç kişi kaldık şimdi?” sözleriyle başlar Bodrum Bodrum şarkısı.
Şu an durum tam da bu. Bayram tatilinin bitmesiyle herkes yavaş yavaş memleketlerine dönmeye başladı. Bodrum yine Bodrumlulara kaldı.
Kısacası bir yaz sezonu daha bitti. Çalkantılı ve karmaşık Türkiye gündeminden bunalan yurttaşlar için biraz nefes almak iyi gelmiştir umarım.
Bu yaz siyaseten çok sıcak geçti. 15 Temmuz’da darbe girişimi, Cerablus müdahalesi, Kanun Hükmünde Kararnameler, patlamalar, Güneydoğu’da yapılan mücadele… Ee, bizler de tatilimizi yarıda böldük, ülke gündemine odaklandık.
İLK O KOŞTU
İLK O KOŞTU
Biz derken, yanlış anlaşılmasın. Ülkesini ve geleceğini düşünenler… Ülkesi için fedakârlıktan kaçmayanlar…
Onlardan biri de Türkiye’ye mal olmuş büyük sanatçı Orhan Gencebay’dı.
Kendisi komşum. Her zaman yan yana olmaktan büyük keyif aldığım, sohbetinden şeref duyduğum saygıdeğer sanatçımız Orhan Gencebay.
Kimse bilmez ama o da ülkesi için tatilini bir anda bölüp, mücadeleye atılanlardan.
Bıraktı tatili, 15 Temmuz hain darbe girişiminin hemen arkasından İstanbul’a dönen ilk isim oldu.
AKP’lisi, CHP’lisi, MHP’lisi ve tüm yurtseverleriyle dünyaya birlik mesajı verdiği Yenikapı’ya gitti koşa koşa…
İsmi son yıllarda çok tartışılıyor Gencebay’ın.
Devlet büyükleri tarafından akil insanlar heyetinde görev verildiğinde, “Ülkemin dirliği ve birliği için hayırlı olacaksa tabii ki kabul ederim” demişti. Bazı çevreler bu görevi kabul etmesine tepki gösterdi. Bilmeden konuşanlar da oldu, kendisine bu görevi yakıştırmayan da…
BOŞUNA “ORHAN BABA” OLMADI
BOŞUNA “ORHAN BABA” OLMADIİşin gerçeğini ise ilk kez benden duymanızı istiyorum.
“Orhan Baba”, gerçekten bir baba.
Duruşu, insan sevgisi, ülkesine olan aşkı… Dilinden bir kez dinleyin onu bana hak vereceksiniz.
24 saat hem sanatı hem de ülkesi için bir şeyler yapmaya çalışan Orhan Gencebay’la yaz tatillerinde uzun uzun sohbetler ederiz.
Çok bilgilidir. Sadece Türk tarihi değil, dünya tarihini adı gibi bilir. Coğrafya, kültür, sanat alanında üstün bir birikimi vardı.
GENCEBAY TARIM POLİTİKASI DERSİ VERİYOR!
Hatta öyle ki, bayramda bir gece kendisiyle sohbet ederken, konu döndü dolaştı tarım politikalarına geldi. Türkiye’nin tarım politikalarını anlattı.
Sadece bununla kalmadı. GAP’tan tutun da İsrail, Amerika, Avrupa’nın tarım ve su politikalarının son 40 yılını anlattı tek tek. Çok ilginç bilgiler verdi. Şaşırdım kaldım.
Bu yalnızca bir örnek.
Kendisini tanıyın… Önyargıyla hareket etmeyin. O ülkesini seven bir sanatçı. Ona hak ettiği değeri verin.
Bayram boyunca sohbet ettik kendisiyle. Şimdi bayram tatili bitti. Orhan Baba’ya sağlıklı ve huzurlu bir yaşam temenni ediyorum. Allah bu büyük sanatçımızı başımızdan eksik etmesin, bu değerimize uzun ömürler versin.
Bari bu değerimizi onu kaybettiğimizde anlamayalım…
***
***
“JÖN” TÜRKÜMÜZÜ KAYBETTİK
Soma’da 301 madencimizi kaybettik.
Gözyaşlarına boğuldu. İşçilerin yanına koştu.
Ardından onların mücadelesine ortak oldu.
İşçiler ve ailelerinin özlük haklarını almaları için eylemlere katıldı.
*
Türk askerleri ve yurtseverlere kumpas kurulmuştu.
Herkes sustu. O susmadı…
“Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” dedi Silivri duvarlarına dayandı. Yıktı geçti…
*
Toplumsal olaylara damga vuran filmler yaptı.
… ve acı haberi geldi.
İnsan inanamıyor. İnanmak istemiyor.
“Tarık Akan ile ölüm aynı cümle içerisinde geçemez” diyor. Türkiye’nin duruşuyla, bilgisiyle, ortaya çıkardığı eserleri ve işçiye olan saygısıyla en değerli sanatçılarından biri olan Tarık Akan’ı kaybetmiş olmanın büyük üzüntüsü içerisindeyim.
Sevenlerine, Türk milletine başsağlığı diliyorum.
Tarık Akan'ın gidişinin sonucunu anlatmak içinse Yaşar Kemal’in sözü yeter diye düşünüyorum:
“O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın pi.ine kaldık."
