DEMOKRASİ İSTEYENİN KATLİ VACİP midir?!.

Adam, Artuklu Üniversitesi’nin rektörü... Adı Ahmet Ağırakça, sıfatı profesör...

Medyanın gündemine Arap şeyhleri gibi giyinip, sarık takarak verdiği pozlarla oturmuştu... bir daha da inmedi zaten!.. Bu kılıkla fotoğrafları medyada yer alınca, ilk tepkisi şöyle oldu

-Yöresel kıyafettir, rektör olmadan önce giymiştim!..

Atalarımızın dediği gibi “özrü kabahatinden büyüktü!” Sözcü gazetesi rektör sıfatlı muhteremi arayıp  neden böyle bir kıyafet giyme gereği duyduğunu sormak istedi, Rektör konuşmadı, genel sekreterine pas etti. O da şu açıklamayı yaptı.

-Rektörümüz İslam alimidir. Kıymetli bir entelektüel ve ilahiyat profesörüdür... kendisi önemli bir isim olarak Arap ülkelerine gitti. Giysiler de oradan!..

E, hani yöresl kıyafetti?!. Muhterem, kısa bir süre sonra sosyal medyadan paylaştığı mesajlarla, niçin o şekilde giyindiğini gayet açık bir şekilde ortaya koydu zaten; önce “Rektörlük cübbesi örnekleri ve alternatifleri arıyoruz” diye bir anket yaptı, sonra da kendi görüşünü paylaştı:

-Rektör ve akademisyenler için kep değil, sarık daha uygundur, sayın rektör arkadaşlarıma arz ederim!..

Zamanının bir bölümünü bu işlere ayıran Rektör Ağırakça, aynı zamanda kendi sözleriyle “Genel Başkanı’nın Mardin temsilcisi” görevini de yürütüyordu ve bunu Mardin AKP teşkilatına da açıkça duyurmuştu!.. O kadar ki; Mardin Tanıtma Vakfı Başkanı İbrahim Sincar’la birbirlerine girmişlerdi!.. Sancar, rektörün Mardin İl Başkanlığı’na aday önerdiğini ileri sürerek  şu mesajı paylaştı:

-Bu rektörler siyasete karışmasa çok iyi olacak... partimizden elini çek kardeşim. Siyaset senin işin değil!..

Buna çok içerleyen rektör hazretleri ise veryansın etti:

-Parti içine sızan hırsızlar daha doğmadan ben siyasetin içindeyim ve ben genel başkanımızın Mardin temsilcisiyim, bunu biliniz, size geçit yok... Bu parti içindeki aykırı tipler, hepsi ayıklanacak ve fabrika ayarlarına dönülecek. Hepsi bu!..

Cübbeli, sarıklı, “Genel başkanın Mardin temsilcisi” rektör işte bu kadar iddialıydı!..

Kimler nasıl öldürülecek?!.

Yukarıda marifetlerini sıraladığım sarıklı rektörün son “hizmetini” de CHP milletvekili Dr. Ali Şeker ortaya çıkardı...

Rektör sıfatlı muhteremin genel yönetim ve ilmi redaksiyonunu yaparak yayına hazırladığı, Şamil Yayıncılık tarafından yayınlanan 6 ciltlik İslam Ansiklopedisi’nde kimlerin kafir yani “mürted” sayıldığı anlatılıyor ve hangi şartlar altında öldürülmeleri gerektiği tarif ediliyordu!.. İşte ansiklopedideki mürted maddesi:

-Kafirleri tekfir etmemek, kafirler hakkında şüpheye düşmek ve uydurdukları İslam dışı ideolojilerinin doğru olduğuna inanmak; anıt mezar ve ölülere tapınmak; Yahudilik, Hıristiyanlık, komünizm, kapitalizm, demokrasi, sosyal demokrasi vb. Şirk düzenlerini doğrulamak...

Maddenin devamındaki hüküm ise şöyle:

-Mürted’in cezası, eğer tövbe etmezse öldürülmektir!..

Nasıl, gayet açık, gayet net değil mi?!.. Birilerinin pek istediği “dünya nüfusunu azaltmak” meselesini de bir çırpıda çözüyor, gördüğünüz gibi!..

Tüm ideolojileri kolayca “ölüme mahkum eden” muhteremin ansiklopedisi, kadınları da unutmuyor tabii; “Nüşüz” yani “kadının kocasına karşı asi olması, itaatsizlik yapması” anlamına gelen maddede ise erkeğin cinsel isteklerine karşı gelme durumu şöyle açıklanıyor:

-Erkeğin isteğini yerine getirmeyen kadın Allah’a isyan etmiş sayılır!..

Ali şeker, Binali Yıldırım’a yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde bu “İŞİD kafasını” anlattıktan sonra şu soruyu sordu:

-Sayın Başbakan’a soruyorum sizce de öyle midir?!.

Binali Bey’in Yanıtını ve yapılacak işlemi merakla bekliyorum!..

AKP milletvekilleri “evet” dedikleri yasayı bilmiyor!..

Söz iktidar partisinden açılmışken, fıkra gibi bir gelişmeyi de paylaşayım...

Biliyorsunuz, kısa bir süre önce internete “Radyo Televizyon Üst Kurulu(RTÜK) denetimi” nin önünü açan yasa tasarısı TBMM Genel Kurulu’nda AKP ve MHP oylarıyla kabul edildi...

Bu yasa ile, yayın hizmetlerini sadece internet ortamında sunmak isteyen medya kurumlarına ve platform işletmecilerine RTÜK’ten izin alma şartı getirildi... Yasayla ayrıca “beğenilmeyen” yayınlar içinde RTÜK talebiyle ve Sulh Ceza Hakimi kararıyla içeriğin çıkarılması ya da erişimin engellenmesi kararı alınabilecek hem de en heç 24 saat içinde!..

Lafı hiç dolandırmadan söylemek gerekirse “dikensiz gül bahçesi kanunu” diyebiliriz!.. İşin komik tarafı ise şu:

-AKP milletvekilleri geçmesi için el kaldırdıkları yasayla ilgili olarak RTÜK yönetiminden bilgi istiyorlarmış, iyi mi!..

Yani geçen yasanın içeriğini bilmiyorlarmış!.. Ben durumu öğrenince “bardağa dolu tarafından bakmaya” karar verip şu iyimser yorumu yaptım:

-Hiç olmazsa öğrenmek istemişler, bu da bir gelişmedir!..

https://twitter.com/umit_zileli