İKİ HABER ARASINDAKİ BAĞLANTIYI BULUN!..

Dile kolay, 20 yılı geçti…

İktidar partisinin kuruluşundan, ardından kısacık sürede yüzde 34 küsur oyla iktidara tek baş başına oturuşundan bugünlere yüzlerce yazı yazdım, televizyonlarda, radyolarda, konferanslarda yine bir o kadar konuşmalar yaptım…

En başından itibaren bu iktidarın Cumhuriyet karşıtlığını, gerici karekterini, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyeti kuran kadroya karşı bitmek tükenmek bilmeyen kin ve düşmanlığı belgeleriyle, yaptıkları saldırıları yazarak, anlatarak gözler önüne sermeye çalıştım…

Haklarını teslim etmeliyim; bu konuda yüzümü hiçbir zaman kara çıkarmadılar! Kurucu kadro hakkındaki söylemleriyle, “babalar gibi” sattıkları milli varlıklarla, milli bayramlara getirdikleri yasaklarla, toplumu sürükledikleri yoksulluk çukuruyla, “çözüm süreci” denilen kepazelikle ve en nihayetinde getirdikleri “Tek adam rejimiyle” yazdıklarımızı, söylediklerimizi her defasında doğrulamayı başardılar!

Son iki seneyle ise yaptıklarının üstüne tüy diktiler!

★★★

Bu ülke şeriat ile mi yönetiliyor!

Şimdi sizlere art arda iki haberden söz edeceğim…

Son birkaç gün içinde yaşanan iki olay; sizlerden tek istediğim, bu iki haber arasındaki bağlantıyı bulmanız.. Hani “iki resim arasındaki 7 farkı bulun” bulmacaları vardır ya, bu onun tam tersi, hiç zorlanmayacağınıza da eminim!..

İlk haber Meclis’ten: Adı Cengiz Aydoğdu, eski bir vali, AKP Aksaray Milletvekili… Danıştay bütçesi üzerine grubu adına söz aldı, kürsüye çıktı ve şu konuşmayı yaptı:

Bizim tarihimizde hiçbir şekilde şahsın hukukunu, kişinin temel hak ve hürriyetlerini düzenleme devlete bırakılmamıştır, bunu toplum kendisi yapmıştır. Şeriat her şeyin üzerindedir, yani hukuk her şeyin üzerindedir. Şeriat kelimesinden korkarız, hayır öyle değildir, şeriat bizim hukukumuzdur, örfi hukuk bunun içindedir. Padişahların yaptıkları hukuk, hukukçuların hukukudur!

Nasıl buldunuz? Ne Cumhuriyeti ne evrensel hukuku ne de laisizmi tanımaması bir yana, ben gazetecilik hayatımda bu kadar açık seçik şeriat propagandası yapıldığına hiç tanık olmadım gerçekten! CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç bu konuşmaya şöyle tepki gösterdi:

Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde şeriat hukuku değil, adaletli, medeni hukuk geçerlidir. Valilik görevi yapmış bir kişinin en azından bunu biliyor olması gerekir. Kendisini kınıyorum!

Bunun üzerine, AKP’li Meclis Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, milletvekilini korumak için şöyle müdahale etti:

Yanlış anlama var sayın Özkoç, sayın Aydoğdu böyle bir ifade kullanmış olsaydı ben buradan müdahale ederdim ama böyle bir şey söylemedi!

Özkoç “söyledi” diye ısrarcı olunca, biraz önceki konuşmayı yapan Aydoğdu, hiç sıkılmadan  “söylemedim” deyip işin içinden sıyrılamaya çalıştı, iyi mi! Ancak unuttukları bir şey vardı; tutanaklar! Meclis tutanaklarında o sözler nal gibi duruyordu:

Şeriat bizim hukukumuzdur!

★★★

İçkinin virüsle ne ilgisi var!..

İkinci haber günlerdir gündemde…

İçki yasağı atağı Ankara Valiliği’nin, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesinde bulunmamasına rağmen alkol satışı yapan tekel bayilerinin sokağa çıkış yasağı süresince kapanması kararıyla başladı… Daha sonra başka kentlerde de aynı kararlar alınmaya başlayınca bir anda Türkiye geneline yayılmış oldu!

Bayiler bu karar karşı çıkıp, “marketler satıyor, biz kapalı kalıyoruz” diye tepki gösterince bu kez marketlerin içki satması da yasaklandı, kara bir şaka gibi!

Peki neden? Bilim dünyasında alkolün koronavirüs yaydığına dair tespit mi yapılmıştı? İçkinin virüsle ilgili en ufak bir ilişkisi mi bulunmuştu? Tabii ki hayır!.. İktidarda geçirdiği yıllarda defalarca “biz insanların yaşam tarzına karışmıyoruz” diyen AKP, fırsatını bulunca ve tabii ki bürokratları aracılığı ile yaşam tarzına dibine kadar müdahale edeceğinin açık, net örneğini sergiliyordu!

O kadar ki, yasakçı kafa, işi hafta sonlarından, sokağa çıkma yasağının tüm süreçlerine yani hafta içine yayacak mı onun tartışması yapılıyor şimdi de!

Gelelim iki haber arasındaki bağlantıya; bence okur okumaz buldunuz; ancak ben de düşüncemi aktarayım:

Biri meclis kürsüsünde “şeriat hukuku” diyor, diğeri o hukukun gerektirdiği yasakları salgın hastalık bahanesiyle ülke genelinde uygulamaya soyunuyor…

AKP’li bir muhterem vekil, yıllar önce “İmam hatip açamıyorsak bütün okulları imam hatipleştiririz” derken aslında bugünleri işaret ediyordu!

Belledikleri yolda yürüyorlar, daha ne olsun!..

https://twitter.com/umit_zileli