KOD-29 KIYIMI!..

Kucağımıza bırakılan “nurtopu” gibi “darbe gündemi”, gündemde olan gerçek sorunları bir anda silip süpürüverdi!..

Mesela, yukarıdaki başlıkta yer alan kodun ne olduğunu biliyor musunuz? Bilmeyenler için hemen açıklayayım.

Bir işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından İş Kanunu’nun 25-II maddesinde yer alan “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” gerekçesiyle feshedilmesi düzenlemesine verilen ad demek!..

Bu madde, koronavirüs salgını döneminde muhterem iktidarın koyduğu “işten çıkarma yasağı”nın dışında tutulmuştu…

Böyle olunca ne olmuştu peki? Muhterem işverenlerden bir kısmı, işten atmak istediği işçileri işte bu maddeyi işleterek kovmuştu! İşin en acı ve vicdan kanatan tarafı ise şu:

Bu şekilde işten çıkarılan kişiler ne tazminat alabiliyor ne de İşsizlik Fonu ödemelerinden yararlanabiliyor!..

Aslına bakarsanız bu “ahlaka aykırı” madde uzun yıllardır işverenlerin işçileri kıdem ve ihbar tazminatı ödemeden kovma yöntemi olarak zaten kullanılıyordu… Salgın döneminde de bol bol başvurulan yöntem olarak öne çıktı!..

Üç kentin nüfusuna denk!..

Peki, 2020’de bu vicdansız yöntemden kaç işçi payını aldı dersiniz?

Tam 176 bin 662 işçi!..

Kovulan işçilerin 34 bin 145 kadın, 142 bin 517 erkek işçi gözünün yaşına bile bakılmaksızın yokluk ve sefalete itiliverdi!..

Bir diğer deyişle günde yaklaşık 500 işçi tazminatsız şekilde kapının önüne konuluverdi! Bu rakamlar bir şey ifade etmiyorsa şöyle bir örnekle açıklayayım:

Birgün bi bakıyorsunuz Sinop-Bayburt-Tunceli kentlerinin tümü işsiz kalıvermiş!

Daha elimizde 2021 yılının ilk aylarına ait veriler yok. Yukarıda söz ettiğim veriler ise DİSK-AR tarafından SGK’ya başvurularak alınan resmi rakamlar!

Mesela işten çıkarma yasağının iki ay daha uzatıldığı son dönemde bu madde kullanılarak yapılan işten çıkartmaların yüzde 70 oranında arttığı da kayıtlara geçti!

Peki, bunun karşılığında işçiler ne yapıyor? Yapacakları ilk şey hiç olmazsa tazminatlarını alabilmek için mahkemeye başvurmak. O dava süreci de 3 yıldan az değil! Daha da acısı ne biliyor musunuz?

İşverenin işçiye “kara çaldığı” yani haksız yere işten attığı ortaya çıksa bile herhangi bir ceza uygulanmıyor!

Bunu da ben değil, Dev-Turizm-İş Marmara Şube Başkanı Turgay Demir söylüyor! İftira atanın mutlaka ceza alması gerektiğini belirten Demir şu vurguyu yapıyor:

Bir cezası olsa o zaman böylesine sık kullanılan bir yöntem olmaz!

Son derece haklı çünkü işçilerin açtığı davaların 80’i Kod-29 nedeniyle açılıyor…

Peki devlet ne yapıyor bu durum karşısında? Onu da anlatayım; İşverenin Kod-29 iddiası ne İŞKUR ne de SGK tarafından inceleniyor! Tam tersine bu başvurular otomatik olarak kabul ediliyor!

İşçiye de fabrika kapılarında açlık grevine yatmak kalıyor… Birçok yerde haklarını alabilmek için açlık grevine yatmış işçileri görebilirsiniz…

Vicdanınız kurusun desem bir işe yarar mı acaba!..

Oh milyarderlerimiz de artmış!..

Tam bu yazıyı yazarken önüme yeni bir haber geldi:

Türkiye’de dolar milyarderi sayısı son bir yılda 4 kişi artışla 27’ye yükselmiş!

ABD merkezli Forbes dergisinin açıklamaya göre dünyanın en zengin adamı Amazon CEO’su Jeff Bezos. Dünya ekonomisinin ağır bir kriz yaşadığı şu son dönemde servetini 113 milyar dolardan 177 milyar dolara yükseltmiş!

Türkiye’nin en zengin 10 kişisinin serveti ise yaklaşık 30 milyar dolar! Ülkemizin en zengin kişisi kim diye soracak olursanız 6.3 milyar dolar ile Murat Ülker. İkinci ise 4.4 milyar dolarlık serveti ile Erman Ilıcak!

İki işadamı aynı zamanda dünyanın en zengin bin kişi sıralamasına da 421 ve 635’inci sıralardan girmiş durumda…

https://twitter.com/umit_zileli