“KUZEY EGE’nin EN GÜZELl ABİSİ”nin HAYALİYDİ!..
29 Ekim’in hemen ertesi günü Ayvalık Cunda’da (Alibey), “Ege’nin En Güzel Abisi”ne, sevgili Bekir Coşkun’a konuk olduk…
Diğer bir anlatımla, onun adına açılan, sevgili eşi Andree’nin tüm kitaplarını, yazı masası, daktilosu, bilgisayarı gibi özel eşyalarını bağışladığı dünyalar güzeli bir Kültürevi/Kütüphane açılışına katıldık…
–Herkes gibi ben de emindim ki, o da yukarıdan bir yerlerden gerçekleşen hayalinin sevinciyle bizleri izliyordu…
Evet hayaliydi; sevgili Andree’nin de altını çizerek defalarca sözünü ettiği gibi, aşık olduğu Cunda’da, özellikle gençlerin de yararlanacağı, bağışlayacağı binlerce kitabın okunacağı, şiir dinletilerinin, sergilerin, söyleşilerin yapılacağı adıyla özdeşleşecek bir kültür evi düşlemişti hep…
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, dinleyenleri duygulandıran konuşmasında, “Bu kültür evini Bekir Abi’nin sağlığında yapamadıkları için içlerinin buruk” olduğunu söylediğinde gözler nemlendi…
Andree’nin konuşması ise kısa, öz ve duygu doluydu… Sevgili eşinin düşünün gerçekleştiğini, bu nedenle çok mutlu hissettiğini söyledi ve emeği geçenlere bir bir teşekkür etti…
Sonrasında, büyük emeği Andree’ye ait olan sinevizyon gösterisini izledik… İşte orada ipler koptu, gözler doldu… Bekir Abi’nin kimi konuşmalarını dinlerken, sağlığında bizlere de söylediği gibi aynı noktaya ısrarla vurgu yaptığını gördüm:
–Atatürk’e, Cumhuriyet’e sahip çıkın…
Yazının rengi!
Kültür evinin en güzel sürprizlerinden bir neydi biliyor musunuz?
–Yazının rengi!
Bekir Abi’nin kuzeni, kendi anlatımıyla “Evrendeki en eski arkadaşım” dediği ünlü ressam Hasan Rastgeldi’nin tabloları eğer tek sözcükle anlatmak gerekirse olağanüstüydü… Bekir Abi’nin tam 42 muhteşem yazısını tuvale yansıtmıştı Rastgeldi; herkesin sevgilisi köpeği Pako’nun, Andree ile birlikte ölümsüzleştiği tablosuyla ile başlayan serüven, kadına şiddet, çocukluk anıları gibi bir çok konuyu işleyen yazıları da rengarenk işlemişti tablolara…
Hasan Rastgeldi, kürsüye gelip resimlerin öyküsünü anlattıktan sonra şöyle bitirdi sözlerini:
–Hayat sürüyor, yapacak bir şey yok. Ama artık bir yanım eksik!
Bizler, bu nadide kültürevinin açılışında yazar ve gazeteciler ne yaptık derseniz, Bekir Abi’nin kitaplarını imzaladık!
Başta sevgili Andree Coşkun olmak üzere, Atilla Sertel, Atilla Köprülüoğlu, Korcan Karar, Metin Uca ve ben, Bekir Abi’nin anısına Dövlet ve Sevgiliye kitaplarına imzalarımızı attık; hem de saatlerce!
Cunda’da artık bir Bekir Coşkun Kültürevi var. Üç bini Bekir Coşkun’a imzalanmış, diğer bölümü yayınevlerinin ve yurttaşların bireysel bağışlarıyla oluşan kütüphanesiyle şahane bir bilgi hazinesi bundan böyle Cundalı yurttaşlara emanet…
Özellikle gençler, her kitap okumaya gittiklerinde bekir Abi’nin o güzelim gülümsemesini görecekler çalışma masasını üzerindeki fotoğraflarında…
Haa, unutmadan; yakında kültür evinin bahçesine Bekir Abi’nin büstü ile Pako’nun heykeli de geliyor…
–Bekir Abi ile Pako yine birbirlerine büyük bir sevgiyle bakıyor olacak…
Toprak damdaki çocuk
Hasan Rastgeldi’nin çocukluk anılarını resmettiği en önemli tablolardan biri toprak damda yattıkları gecelerdi. Bakın ne diyordu Bekir Coşkun yazısında:
-Geceleri toprak damdaki geniş tahtta dedemiz ile nenemizin ayakucuna bizi koyarlardı… Biz kalkıp tahtaların üzerinde tepişirdik. Ve nenemiz bağırırdı: “Durun itin enikleri…”
https://twitter.com/umit_zileli
