SULTAN 1. TAYYİP!..

Sonunda tarikat lideri “fetvayı” verdi rahatladık!..

Uşşaki tarikatı lideri Fatih Nurullah Efendi, kendi yayın organı olan Nurani TV’de aççık, seççik ilan etti:

-Birinci Türkiye Cumhuriyeti son buldu. İkinci Osmanlı kuruluyor, onun başı da Tayyip Bey, birinci padişahımız olarak gözüküyor!..

Anlaşılmayan bir şey var mı?.. Cumhuriyetin son bulduğunu söylüyor, “bulacak, buluyor inşallah” falan demiyor “buldu” diye kesin noktayı koyuyor!.. Efendime söyleyeyim; Yeni Osmanlı’nın “ikinci” ibaresiyle kurulmakta olduğunu da müjdeliyor!.. En önemlisi, bu İkinci Osmanlı’nın ilk padişahını da ilan ediyor, adamcağız daha ne desin?!.

Tabii, öncelikle “fetvayı” veren muhterem zatın pek muhterem geçmişine de bir bakmak lazım... Bu ulu kişi, çok değil  altı ay önce 26 Nisan 2016’da, bugün padişah ilan ettiği kişiyle ilgili şunları söylemişti:

-Tayyip Erdoğan artık misyonunu tamamladı. Başkanlık sistemi diye de hiç zorlamasın!..

Bitmedi, aynı konuşmasında Erdoğan’ın istediği yönetimin ‘meşrutiyet’ olacağını ileri süren hazret, hükmünü şöyle belirtmişti:

-Kaldı ki hükümeti maneviyatta Ahmet Davutoğlu’na teslim ettik. Tayyip Bey vazifesini yapmıştır. Bir şekilde(Davutoğlu’nu) destekleme duygusuyla hareket ediyor ama çok çamlar da deviriyor!..

Kısacası Saray’a “işin bitti güle güle” diye seslenmişti. Bu muhterem daha önce de “cihat için manevi izin çıktı” açıklaması, müritlerine ağlayarak yaptığı konuşmada “elimi öpenler cennete gidecek” müjdesiyle mümtaz medyamızda yer almıştı!..

Demek ki bu müstesna muhterem, “çamlar deviriyor” suçlamasıyla devrini tamamladığını belirttiği kişide, 6 ay sonra bir başka cevher keşfetti... Bir diğer deyişle, safında yer aldığı Davutoğlu’nun azledilmesi ardından 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle beynine “temiz kan” hücum etti!..

-Verdiği “fetva” ile sultanına “biat ettiğini” dosta düşmana ilan ediverdi!..


“Bir ölür bin diriliriz!”


İkinci Osmanlı’nın ilk Padişahı ilan edildiğine göre bir de “Solakan-i Hassa” gerekiyor doğal olarak!..

Türkçeye çevirirsek, “Solaklar!” Osmanlı Devleti’nde, 1. Bayezid döneminde yeniçeri Ocağına katılan Solaklar, Fatih Kanunnamesi ile padişahın yakın koruması olarak atandı. Sağ yerine sol ellerini kullandıkları için “Solaklar” olarak adlandırılmışlardı. Padişahın bindiği atın sağında giderler, saygısızlık işareti olan “padişaha sırtını dönmemek” için ok ve yayı kullanırken solak gibi sol elleriyle hareket ederlerdi. Savaşta ise en yüksek rütbeli 12 solak padişahın atının yularından tutar ve geri kalan 400 solak da bir çember oluştururdu. Savaş esnasında solaklar padişahın yanına silahtar, çuhadar gibi özel hizmetçilerini dahi yaklaştırmazlardı... Solaklar, sarayın içinde ve dışında padişahı her türlü saldırı ve suikasttan korumakla yükümlüydü...

Gerçi sarayın binlerce koruması var; ancak artık İkinci Osmanlı ihya edildiğine göre “yeni solaklar” kim olacak acaba?.. Onun yanıtını da geçenlerde öğrendik!.. Facebook’ta “AK Parti hayranları” adıyla örgütlenen grupta pek manidar, bir o kadar da ilginç bir mesaj yayımlandı. “Vatansever Gençler Teşkilatlanıyor!” başlığıyla yayımlanan mesajda şu çağrı yapılıyordu:

-Misyon: İç güvenlik ve olaylara anında müdahale. Huzur ve asayiş. Kayıt olmak için ‘Telegram’ programını indirin daha sonra da aşağıdaki linke tıklayın. Kontenjan sayısı 5 bindir...

Ehh, bu işte tamam! “Niçin 5 bin?” derseniz bilmiyorum, vardır bir bildikleri!. Ama çağrıyı okuyunca, Saray’ın 1990’ları ikinci yarısında belediye başkanıyken oluşturmaya çalıştığı “silahlı zabıta birliklerini” anımsadım. O zaman izin çıkmamıştı... Bugün öyle bir izne hiç mi hiç gerek olmadığı malum!.. Sloganları da etkileyici doğrusu:

-Bir ölür, bin diriliriz!..

Gerçi evrensel dilde bu tür oluşumlara “Paramiliter” yani “yarı askeri” örgüt deniliyor; Güney Amerika’da diktatörlerin “özel örgütü” olarak biliniyordu. Ama olsun, o kadarcık kusur kadı kızında da bulunur... Diyanet İşleri Başkanı’nın tarikat liderleriyle sıkı fıkı görüşmeleri, alt yapı çalışmaları da son hız sürüyor zaten...

-Maksat “Yenikapı Ruhu” olunca gerisi teferruattır, değil mi ama!..


Asker ve “FETÖ soruşturması” kimlere emanet?


Türk ordusu hem Suriye’de, hem Güneydoğu’da canını dişine takmış savaş veriyor...

Bu orduya kurmay yetiştiren Harp Akademileri’nin yerine kurulan Milli Savunma Üniversitesi’nin başına ise kim geçirildi dersiniz?..

-Bir cemaat yazarı!..

Saray tarafından ataması yapılan Prof. Dr. Erhan Afyoncu’nun, Cemaat’in  gazetesi olarak bilinen Bugün’de 6 yıl yazarlık yaptığı ortaya çıktı. Üstelik Afyoncu’nun iktidarla cemaati kan düşmanı haline getiren“17 Aralık yolsuzluk operasyonu” sonrasında da yazarlığa devam ettiği belirlendi... Afyoncu, Cemaat’in “amiral gemisi” Zaman’da da bir dönem yazarlık yaptı!..

Bitmedi! Cemaat’in 15 Temmuz darbe girişimini araştırmak üzere TBMM’de bir araştırma komisyonu kuruldu. Bu komisyonun başına kim getirildi dersiniz?..

-Cemaat’e ekranlarda yaptığı övgülerle tanınan AKP Burdur Milletvekili Reşat Petek!..

Şimdi siz, asker yetiştirecek o yeni üniversiteden, FETÖ’yü araştıracak Meclis araştırma Komisyonu’ndan nasıl sonuçlar beklersiniz?..

-Anlamadım “sen bizi güldürdün, Tanrı’da seni güldürsün” de ne demek?!..

https://twitter.com/umit_zileli