Aşağıda, 1924-1994 arasındaki Türkiye’nin 70 yıllık siyasi panoraması var... Bakınız, yaşananlar günümüzdeki yansımaları açısından size şaşırtıcı gelecek mi?..
1924- “Halife” Abdülmecit Efendi ve Osmanlı “hanedan”ı mensupları yurt dışına çıkarıldı...
1925- Hükümete olağanüstü yetkiler veren “Takrir-i Sükun Kanunu” TBMM’de kabul edildi.
1929- Takrir-i Sükun Kanunu yürürlükten kalktı.
1963- İstanbul İstinye’deki Kavel Kablo Fabrikası’ndaki “grev” bitti.
1964- BM Güvenlik Konseyi, “Kıbrıs”a uluslararası “güç” gönderme kararı aldı...
1967- CHP Gençlik Kolları bildirisinde, başını Turhan Feyzioğlu’nun çektiği “Sekizler”in “partiden çıkarılması” istendi...
1967- Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, kendisine “baba”, “beyefendi”, “paşam” diye “hitap” edilmesini yasakladı!.. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Kemalettin Gökakın’ın imzasıyla yayımlanan genelgeyle Cumhurbaşkanı Sunay’ın isteği kamuoyuna duyuruldu.
1970- Yüksek Denetleme Kurulu (YDK), Hacı Ali Demirel’e satılan Devlet Demiryolları arsaları için soruşturma açtı. Üç gün sonra YDK’nın sekiz üyesi görevden alındı. Kurul üyelerinin beşi Danıştay kararıyla görevlerine döndü.
1985- Başbakan Turgut Özal, Boğaziçi’nde yabancılara arsa satılması konusunda bir açıklama yaptı. Özal, “Kandilli sırtlarında arazi satın alan “Suudi” Arabistan Veliaht Prensi Abdullah bin Abdülaziz saray değil, 1000 metrekarelik ufak bir ev yaptıracak” dedi.
1986- Başbakan Turgut Özal, “1988 seçimlerinden sonra iki buçuk parti kalır, biri biz, biri sol, buçuğunu bilmem” dedi.
1991- Mardin’in “İdil” ilçesinde yürüyüş yapan kalabalığa ateş açılması sonucu iki kişi öldü, 25 kişi yaralandı. Üç gün sonra İdil’deki olayları protesto etmek için Mardin’in “Dargeçit” ilçesinde yürüyüş yapan gruba ateş açıldı, bir kişi öldü, yedi kişi yaralandı.
1994- Dokunulmazlıkları kaldırılan DEP milletvekilleri “Leyla Zana”, Sırrı Sakık, Ahmet Türk, Selim Sadak ve bağımsız milletvekili Mahmut Alınak gözaltına alındı. Hasan Mezarcı ve DEP Şırnak Milletvekili Selim Sadak serbest bırakıldı.
Yılların ardından Türkiye!..
Cumhuriyet tarihi ve sonrasındaki Türkiye’nin yakın tarihiyle ilgilenenler, yukarıdaki yazıda sıralanan siyasi olaylar kronolojisini anımsamışlardır...
Peki ya günümüzde?.. Bakınız, yukarıda anımsatılan son 70 yılın olayları halen nasıl yankılanıyor ülkemizde;
- Türkiye’de “hanedanlık” ve “Hilafet” söylentileri halen gündemde!.. Ne yazık ki bazı siyasiler 90 yıl önceki “padişah”lara özenerek yaşamaya çalışıyorlar!..
- Takrir-i Sükun Kanunu olmasa da ona benzer uygulamalar 90 yıl sonra Güneydoğu’da uygulanıyor... Unutmayınız ki, PKK’nın “özyönetim” terörü nedeniyle bölgedeki kimi ilçelerde aylardır “sokağa çıkma yasağı” sürüyor...
- 1963’ün üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen Türkiye’de “işçi” sorunları, emek-hak kavgası sürüyor... Son olarak Reno işçileri direnişte...
- Ne ilginç değil mi, 1963-2016 fark etmiyor!.. “Kıbrıs” meselesi halen çözülmüş değil... Diğer yandan emperyalizm, başka ülkelere “uluslararası güç” göndermeye devam ediyor.
- Ha 1967, ha 2016... CHP’de iç kavga halen devam ediyor!..
- Çankaya’dan Ak-Saray’a, 1967-2016 arasındaki “hitabet” tartışmasının devam etmesi de çok şaşırtıcı!.. Kendisine “beyefendi” ya da “paşa” denilmesini yasaklayan Cevdet Sunay’ın koltuğunda, köşe yazarı-vekillerin bile “reis” diye hitap ettiği bir cumhurbaşkanı oturuyor!..
- Türkiye, 1970’te Yüksek Denetleme Kurulu üyelerinin usulsüzlüğünü tartışırken, 2016’da bu kez Anayasa Mahkemesi hedefte... Hem de Cumhurbaşkanı ve Hükümetin hedefinde...
- Suudi’lerin Kandilli sırtlarını yağmaladığı 1985’ten günümüze, ülke topraklarını yabancılara peşkeş çekme modası ne yazık ki geçmemiş... Çamlıca halen gündemde...
- Özal’ın 1986’daki “2.5 parti kalacak” öngörüsü halen tartışılsa da, ne ilginç ki gerçekleşecekmiş gibi görünüyor...
- Ne tuhaf değil mi, 1991’de PKK kalkışmasının yaşandığı Mardin’in “İdil” ve “Dargeçit” ilçeleri aradan 25 yıl geçmesine rağmen halen diken üstünde ve orada çatışmalar devam ediyor!.. Dargeçit’te dün de 3 asker şehit oldu, 8 PKK’lı öldürüldü...
- Ve en şaşırtıcı olanı... 1991’de gözaltına alınan DEP milletvekillerinin bugünkü arkadaşları (HDP’liler) dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla karşı karşıya... Belli ki Kürt siyasetinde her şey başladığı noktaya dönme tehlikesi yaşıyor!..
Asıl vahamet gelecekte!..
Belki şaşıracaksınız ama ilk yazıdaki kronolojik olayların tamamı “4 Mart”larda yaşanmış... Yani tarihte bugün!.. 70 yıl öncesiyle günümüz arasındaki upuzun süreçte, siyasetten hukuk sorunlarına, işçi haklarından terör olaylarına ve diplomasiden devlet yönetimine kadar ülkeyi, toplumu ve demokrasiyi ilgilendiren olayların hiç değişmemesi ya da şaşırtıcı benzerlikler içermesi neyi gösteriyor acaba?.. 70 yıl geçmesine rağmen bu ülkenin siyasi, ekonomik ve toplumsal gidişatı neden değişmiyor; yolsuzluk iddiaları ve demokrasiyle ilgili sıkıntıları neden bitmiyor?.. Türkiye geriye mi gidiyor acaba?.. Yerinde mi sayıyor Türkiye?.. Gelişmiyor mu, büyümüyor mu, ilerlemiyor mu bu ülke?.. Kim suçlu peki?.. Bürokrasi mi, siyaset mi, devlet mi yoksa toplum mu?.. Bu ülkede yaşıyorsak hepimizin dikkatle düşünmesine yarar var bence... Çünkü Türkiye her açıdan hızla geriye gidiyor ve belki de 70 yıl sonra çok daha vahim karşılaşmalar yapılacaktır... Kalırsa eğer bir “Türkiye?..”
1924- “Halife” Abdülmecit Efendi ve Osmanlı “hanedan”ı mensupları yurt dışına çıkarıldı...
1925- Hükümete olağanüstü yetkiler veren “Takrir-i Sükun Kanunu” TBMM’de kabul edildi.
1929- Takrir-i Sükun Kanunu yürürlükten kalktı.
1963- İstanbul İstinye’deki Kavel Kablo Fabrikası’ndaki “grev” bitti.
1964- BM Güvenlik Konseyi, “Kıbrıs”a uluslararası “güç” gönderme kararı aldı...
1967- CHP Gençlik Kolları bildirisinde, başını Turhan Feyzioğlu’nun çektiği “Sekizler”in “partiden çıkarılması” istendi...
1967- Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, kendisine “baba”, “beyefendi”, “paşam” diye “hitap” edilmesini yasakladı!.. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Kemalettin Gökakın’ın imzasıyla yayımlanan genelgeyle Cumhurbaşkanı Sunay’ın isteği kamuoyuna duyuruldu.
1970- Yüksek Denetleme Kurulu (YDK), Hacı Ali Demirel’e satılan Devlet Demiryolları arsaları için soruşturma açtı. Üç gün sonra YDK’nın sekiz üyesi görevden alındı. Kurul üyelerinin beşi Danıştay kararıyla görevlerine döndü.
1985- Başbakan Turgut Özal, Boğaziçi’nde yabancılara arsa satılması konusunda bir açıklama yaptı. Özal, “Kandilli sırtlarında arazi satın alan “Suudi” Arabistan Veliaht Prensi Abdullah bin Abdülaziz saray değil, 1000 metrekarelik ufak bir ev yaptıracak” dedi.
1986- Başbakan Turgut Özal, “1988 seçimlerinden sonra iki buçuk parti kalır, biri biz, biri sol, buçuğunu bilmem” dedi.
1991- Mardin’in “İdil” ilçesinde yürüyüş yapan kalabalığa ateş açılması sonucu iki kişi öldü, 25 kişi yaralandı. Üç gün sonra İdil’deki olayları protesto etmek için Mardin’in “Dargeçit” ilçesinde yürüyüş yapan gruba ateş açıldı, bir kişi öldü, yedi kişi yaralandı.
1994- Dokunulmazlıkları kaldırılan DEP milletvekilleri “Leyla Zana”, Sırrı Sakık, Ahmet Türk, Selim Sadak ve bağımsız milletvekili Mahmut Alınak gözaltına alındı. Hasan Mezarcı ve DEP Şırnak Milletvekili Selim Sadak serbest bırakıldı.
Yılların ardından Türkiye!..
Cumhuriyet tarihi ve sonrasındaki Türkiye’nin yakın tarihiyle ilgilenenler, yukarıdaki yazıda sıralanan siyasi olaylar kronolojisini anımsamışlardır...
Peki ya günümüzde?.. Bakınız, yukarıda anımsatılan son 70 yılın olayları halen nasıl yankılanıyor ülkemizde;
- Türkiye’de “hanedanlık” ve “Hilafet” söylentileri halen gündemde!.. Ne yazık ki bazı siyasiler 90 yıl önceki “padişah”lara özenerek yaşamaya çalışıyorlar!..
- Takrir-i Sükun Kanunu olmasa da ona benzer uygulamalar 90 yıl sonra Güneydoğu’da uygulanıyor... Unutmayınız ki, PKK’nın “özyönetim” terörü nedeniyle bölgedeki kimi ilçelerde aylardır “sokağa çıkma yasağı” sürüyor...
- 1963’ün üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen Türkiye’de “işçi” sorunları, emek-hak kavgası sürüyor... Son olarak Reno işçileri direnişte...
- Ne ilginç değil mi, 1963-2016 fark etmiyor!.. “Kıbrıs” meselesi halen çözülmüş değil... Diğer yandan emperyalizm, başka ülkelere “uluslararası güç” göndermeye devam ediyor.
- Ha 1967, ha 2016... CHP’de iç kavga halen devam ediyor!..
- Çankaya’dan Ak-Saray’a, 1967-2016 arasındaki “hitabet” tartışmasının devam etmesi de çok şaşırtıcı!.. Kendisine “beyefendi” ya da “paşa” denilmesini yasaklayan Cevdet Sunay’ın koltuğunda, köşe yazarı-vekillerin bile “reis” diye hitap ettiği bir cumhurbaşkanı oturuyor!..
- Türkiye, 1970’te Yüksek Denetleme Kurulu üyelerinin usulsüzlüğünü tartışırken, 2016’da bu kez Anayasa Mahkemesi hedefte... Hem de Cumhurbaşkanı ve Hükümetin hedefinde...
- Suudi’lerin Kandilli sırtlarını yağmaladığı 1985’ten günümüze, ülke topraklarını yabancılara peşkeş çekme modası ne yazık ki geçmemiş... Çamlıca halen gündemde...
- Özal’ın 1986’daki “2.5 parti kalacak” öngörüsü halen tartışılsa da, ne ilginç ki gerçekleşecekmiş gibi görünüyor...
- Ne tuhaf değil mi, 1991’de PKK kalkışmasının yaşandığı Mardin’in “İdil” ve “Dargeçit” ilçeleri aradan 25 yıl geçmesine rağmen halen diken üstünde ve orada çatışmalar devam ediyor!.. Dargeçit’te dün de 3 asker şehit oldu, 8 PKK’lı öldürüldü...
- Ve en şaşırtıcı olanı... 1991’de gözaltına alınan DEP milletvekillerinin bugünkü arkadaşları (HDP’liler) dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla karşı karşıya... Belli ki Kürt siyasetinde her şey başladığı noktaya dönme tehlikesi yaşıyor!..
Asıl vahamet gelecekte!..
Belki şaşıracaksınız ama ilk yazıdaki kronolojik olayların tamamı “4 Mart”larda yaşanmış... Yani tarihte bugün!.. 70 yıl öncesiyle günümüz arasındaki upuzun süreçte, siyasetten hukuk sorunlarına, işçi haklarından terör olaylarına ve diplomasiden devlet yönetimine kadar ülkeyi, toplumu ve demokrasiyi ilgilendiren olayların hiç değişmemesi ya da şaşırtıcı benzerlikler içermesi neyi gösteriyor acaba?.. 70 yıl geçmesine rağmen bu ülkenin siyasi, ekonomik ve toplumsal gidişatı neden değişmiyor; yolsuzluk iddiaları ve demokrasiyle ilgili sıkıntıları neden bitmiyor?.. Türkiye geriye mi gidiyor acaba?.. Yerinde mi sayıyor Türkiye?.. Gelişmiyor mu, büyümüyor mu, ilerlemiyor mu bu ülke?.. Kim suçlu peki?.. Bürokrasi mi, siyaset mi, devlet mi yoksa toplum mu?.. Bu ülkede yaşıyorsak hepimizin dikkatle düşünmesine yarar var bence... Çünkü Türkiye her açıdan hızla geriye gidiyor ve belki de 70 yıl sonra çok daha vahim karşılaşmalar yapılacaktır... Kalırsa eğer bir “Türkiye?..”
https://twitter.com/FARACYAZIYOR
https://www.facebook.com/mfarac
