DEVLETİ İNKAR EDEN AKP!..

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nde tahrip edilecek bir şey kalmadı ya, sıra Devlet Nişanı’ndan “T.C” ibaresi ve Atatürk brövesinin çıkartılmasına kadar geldi...
Neden acaba?.. AKP ve Cumhurbaşkanı bilmez mi ki, üzerinden “T.C” ibaresiyle Atatürk brövesi bile çıkartılan bir nişanın anlamsız kalacağını?..
Söyler misiniz böyle bir nişan hangi devleti temsil ediyor acaba?.. Bir çadır devletini mi yoksa adı sanı belirsiz, geçmişinden yoksun, okyanusların ortasındaki bir adacık devletçiğini mi?..
CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar bu rezalete sert tepki göstermiş... Sağlar hem AKP Hükümeti’nin Türkiye’nin en yüksek nişanı olan “Devlet Nişanı”nın ikinci kez Suudi Krala vermesinin nedenini, hem de nişandan ‘TC’ ibaresi ve ‘Atatürk’ brövesinin çıkartılmasının gerekçesini sormuş...
Sağlar, Başbakan Davutoğlu tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde şöyle demiş;
“Cumhurbaşkanı olarak seçilen Erdoğan gelir gelmez Devlet Nişanı’ndan ‘TC’ ve ‘Atatürk’ brövesini neden kaldırtmıştır?..
Türkiye’nin en yüksek nişanı olan Devlet Nişanı neden 2. defa Suudi Krala takdim edilmiştir?
Türkiye’nin jeopolitik konumu göz önüne alındığında başka ülkelerle böylesine dostluk kurulamaz mıydı? Neden Suudi Arabistan?.. Suudi Arabistan ile Suriye politikamız ortak güdümlü müdür?..”
AKP iktidarının bu sorulara vereceği yanıtın zerre kadar önemi yok... Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli nişanından devletin adını ve kurucusunu çıkartan bir zihniyet zaten kendini de inkar etmiştir... Yazıklar olsun kendi devletine ve kurucusuna düşman zavallılara!..

‘Cumhuriyetçi hekimler’e dikkat...

Pazar günü İstanbul Tabip Odası seçimleri var... Kimler yok ki başkanlık adaylığı için yarışan gruplar arasında?.. PKK’ya destek verenler mi, AKP’liler mi yoksa tarikat ve cemaat desteğini alanlar mı?..
Ülkenin karanlığa sürüklendiği şu dönemde meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının duruşu da etkili olduğu için “32 bin” üyesi bulunan İstanbul Tabip Odası da stratejik açıdan çok önemli bir mevzi...
İşte bu yarışta bir grup var ki, söylemleriyle zaten öne çıkıyor... Bakınız, gerici-bölücü kıskaca karşı durduğunu ilan eden grubun açıklamasında neler varmış;
“Türkiye Cumhuriyeti ile hesaplaşmak, tahrip etmek ve parçalamak isteyenlere karşı ulusal birliği, toplumsal barışı, Atatürk ilke ve devrimlerini kararlılıkla savunacağız. Son yıllarda hepimizi kaygılandıran gelişmeler karşısında karamsarlığa düşerek Tabip Odası’ndan umudunu kesen tüm meslektaşlarımızı mesleki geleceğimiz ve güzel yurdumuz için bir umut odağı yaratmak amacıyla Cumhuriyetçi Hekimler olarak seçimlere katılmaya ve bu çabaya katkıda bulunmaya çağırıyoruz.”
Yukarıdaki açıklamaya bakılırsa, her aydın doktorun rotası belli aslında... Söyler misiniz; Şu ülkede “Atatürk”, “Cumhuriyet” ve “ulusal birlik” diyen kaç kitle örgütü kaldı ki?..
Umarım Atatürkçü, ulusalcı, sosyal demokrat, ilerici, devrimci ve aydın tüm tıp adamları “Cumhuriyetçi Hekimler”in çağrısını göz ardı etmez...

Antalya CHP!..

Bir zamanlar CHP’nin kalelerinden olan Antalya’da parti örgütünün enerjisini “iç tartışmalar”la harcadığı iddiaları tabanda tepkiyle karşılanıyor...
Yolsuzluklar ve “2B” orman arazisi uygulamalarına karşı başarılı çalışmaları (AİHM’e taşıdı) ve uyuşturucu mafyasına yönelik mücadelesiyle bilinen CHP eski Antalya milletvekili Yıldıray Sapan’ın partiden ihraç edilmesinden sonra disiplin tartışması bitmedi...
Bu kez eski Gazipaşa ilçe başkanı Bülent Kocabaş, meclis üyeleri Erol Özkarabekir, Zafer Yörük ve üyeler Alican Karakuş ile Erol Duygulu da ihraç istemiyle disipline verilmiş...
Şaşırtıcı olan iki olay da var; Örneğin Sapan “savunmam alınmadan ihraç edildim” diyor... Kocabaş’ın ise önceki gün CHP Antalya il binasında basın toplantısı düzenlemesi bile engellenmiş...
Antalya’daki bazı ihraçların nedeni “sosyal medyada partiye yönelik eleştiriler”miş... Peki, son günlerde CHP’li belediye meclis üyeleri Ercan Merthatun, Önder Önen, Özay Karabulut, Şevket Özkan, Serdal Çavuşoğlu, Süleyman Acar (AKP’ye geçtiler) ve Batur Işık (bağımsız kaldı) hangi tartışmalara dayanarak partilerinden istifa ettiler acaba?..
Antalya’daki deneyimli CHP’liler, eski milletvekili ve ilçe başkanını bile hedef alan ihraç mekanizmasının tepki çektiğini, bu yüzden de partide kopuşlar yaşandığını öne sürüyor...
Bakalım Antalya CHP’nin sevgili il başkanı partideki kavga ve kırgınlıkları önlemek için ne diyecek acaba?..

Kadriye Moroğlu Lisesi...

İstanbul Kanarya’daki Kadriye Moroğlu Lisesi’nden hiç de iyi haberler gelmiyor... Son “darp” olayı ne yazık ki karakolda son bulmuş...
İddiaya göre, bir grup öğretmen bir kız öğrenciyi odaya alarak bayağı tartaklamış... Olay sorasında üstü başı yırtılan öğrenci soluğu karakolda almış ve ifadesinde şöyle demiş;
“Öğretmenlerden biri elbisemi çekiştirerek açtı, hakaretler etti. Sonra öğretmenler beni odaya aldılar, üzerimi çekiştirerek darp ettiler...”
Genç kız karakolda iki öğretmenin adını vermiş ama kendisini “darp” edenlerin çok daha fazla olduğunu öne sürmüş... Kız öğrenci hastaneden aldığı darp izlerini gösteren raporla birlikte öğretmenlerden şikayetçi olmuş...
Şimdi sormak lazım; acaba İstanbul Milli Eğitim Müdürü bu “darp” rezaletinden haberdar mı?.. Bu lisede daha önce de benzer vakalar yaşandı mı ve de öğrencilerin can güvenliği var mı?..

https://twitter.com/FARACYAZIYOR
https://www.facebook.com/mfarac