HASTANE YANGINI ve ERDEMLİ DAVRANIŞ!..
İstanbul Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde feci bir yangın afeti yaşadık. Yetkililerin ‘klasik devlet refleksi’ ile gerçekleştirdiği ilk açıklamalara göre ölü ve yaralı olmadığı ifade edilmiş olsa da duyumlarımıza göre bazı kayıplar söz konusu.
Türkiye’mize geçmiş olsun, eğer varsa vefat edenlerimize rahmet, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.
Bu afet bize ve tüm dünyaya fedakâr ve cefakâr sağlık çalışanlarının üstün gayreti, hasta yakınlarının desteği ve itfaiye ile emniyet teşkilatlarımızın hızlı ve başarılı müdahalelerinin birleşmesiyle nasıl bir anda tek yumruk olarak mücadele edebildiğimizi açıkça göstermiştir.
Ben Taksim’deki Taksim İlkyardım Hastanesi'nde yaklaşık 8 yıl çalıştım. Gaziosmanpaşa’daki Taksim Hastanesi'ne ise çok gittim ama hiç çalışmadım. Çalışanların çoğu Taksim’den mesai arkadaşlarım, kader arkadaşlarım, canlarım olduğu için de bu yangın bana sanırım birçoğumuzdan daha fazla acı ile dokundu...
2011’den 2018’e İKİ YANGIN
Gaziosmanpaşa’daki Taksim Hastanesi 2011 yılında inşaat halindeyken yanmıştı. Dün yani 5 Nisan 2018’de ise içinde yüzlerce sağlık personeli, hasta ve hasta yakını varken, ameliyatlar henüz tamamlanmamış ve devam etmekteyken yine yandı.
Bu devam eden ameliyatlardan biri de benim çok yakın bir arkadaşımın eşinin ameliyatıydı. Ricamı kırmayarak bu ameliyatı her zaman olduğu gibi büyük bir özenle gerçekleştiren çok değerli bir meslektaşım ameliyatı henüz bitirmişti ki, yangın başladı. Arkadaşımın eşi daha tam olarak uyanmamıştı bile. Kırılarak açılan kapılardan eşi ve personelin gayretleriyle çıkarıldı, itfaiye merdivenlerinden karga tulumba indirildi ambulansa... Bugün soruyorum, hala hatırlamıyor başına gelenleri… O da Allahtan!..
Gelelim yangına…
2011 yangın görüntülerini dünkü görüntülerle kıyasladığımızda aralarında neredeyse hiçbir fark bulunmadığını görüyoruz. Yangının çıkış nedenini henüz bilmesek de şunu açıkça görebiliyoruz ki hastanenin 2011’deki dış cephe kaplamaları da 2018’deki dış cephe kaplamaları da sorunludur. Yanmaz malzemeden oluşması gereken kaplamalar adeta çıra gibi yanmıştır.
HÜKÛMETE SORUYORUM ve ERDEMLİ BİR DAVRANIŞ BEKLİYORUM
Şimdi soru sorma zamanıdır. Hükûmete hemen ve direkt olarak soruyorum;
* Bu hastane inşaatının ihalesiyle ilgili bütün bilgileri açık olarak kamuyla paylaşınız. İhalenin tarihi, meblağı, yüklenici ve alt yüklenici firmalar, kontrolörler, denetleyiciler, bunların kamu ve özel sektör adına yaptıkları diğer inşaat ve işleri derhal açıklayınız.
* Yeni yapılmakta olan ve tamamlanarak hizmete girmiş bulunan şehir hastanelerinde, cezaevlerinde, okullarda, diğer kamu ve özel sektöre ait binalarda durum nedir, denetleme mekanizmalarına ne kadar güvenilebilir, derhal açıklayınız.
* Hastanenin yangın alarmının çalışmadığına dair duyumlar var, bu duruma derhal bir açıklama getiriniz. Yangın alarmı çalışmadıysa, sebebi nedir? Sorumlusu kim veya kimlerdir?
* Hastanenin özellikle dış kaplamasında kullanılan malzeme açıkça görülüyor ki “yanmaz malzeme” değildir.
2011’de de aynı şekilde yandığı göz önüne alındığında en küçük memurundan en yüksek idarecisine, bakanına, başbakanına, cumhurbaşkanına kadar bütün makamlar en hafif şekilde ifadeyle çok büyük bir ihmal suçu işlemişlerdir.
Kendileri hakkında suç duyurusunda bulunarak yargılanmayı talep etme erdemini göstermelerini bekliyorum.
Böyle bir erdem göster(e)meyeceklerse erdemli bir yargı mensubunun kamu yararına olarak bu yangın hakkında soruşturma açmasını ve suçluların tespiti ile cezalandırılmalarını talep ediyorum.
https://twitter.com/drtayfunbudak
https://www.facebook.com/tayfun.budak.790
