‘HAYIR’cı TRUVA’nın SON HANÇERİ!..

Söylemleri ve eylemleriyle Altıok’u, Atatürk’ü, laikliği ve cumhuriyeti sindirmekte güçlük çektiğini defalarca gösteren o zavallı, 3 yıl önce yandaş Akşam gazetesine yaptığı bir açıklamada, AKP’yi överken hayalindeki CHP’yi de şöyle tarif etmişti:

“... Atatürkçülük ve laiklik dar söyleminden kurtulan, herkesin sorunlarına eğilen ve kapsayan bir CHP... Ben Türkiye’de irtica tehdidi görmüyorum... 2012 yılındayız hala 10.Yıl Marşı’nı söylüyoruz...”

CHP içindeki bu CHP düşmanına tabandan tepkiler artınca geri adım atmamış, adeta parti yönetimine meydan okumaya devam etmiş ve ne yazık ki “CHP milletvekiliyim ama CHP’li değilim” bile diyebilmişti...

İşte yukarıdaki o zırvaları seslendirdiğinde hemen kapının önüne konulmalıydı o patavatsız zavallı... Ama kimse nedense ona dokunmak istemedi, aydınlanmanın koridorlarında karanlık bir gölge gibi dolaşmaya devam etti!..

CHP’de herkese çalışan “disiplin” mekanizması nedense cemaat aşığı o zavallıyı es geçince, o da bundan iyice cesaret alarak, aklınca Atatürk’ün partisini dönüştürmek için ipe sapa gelmez çıkışlarını sürdürmekten kaçınmadı...

Oysa Atatürk düşmanı Said Nursi’ye bile övgü yağdırdığında, cemaatin yurt dışındaki okullarını dolaştığında, partisi protesto ederken AKP’lilerin toplantısına katıldığında da CHP’den tekmeyle kapı dışarı atılmalıydı o CHP düşmanı...

Velhasıl Faik Tunay adlı o şaşkın, tabanda infial yaratan açıklamalar yapmasına rağmen sanki parti içinde de dokunulmazlığı (!) varmış gibi, her fırsatta saçmalamaya ve gerçek yüzüyle asıl misyonunu göstererek CHP’lileri öfkelendirmeye devam etti... Hem de Atatürk’ün partisine çok büyük zararlar vererek...

PİYES DE KURTARAMADI!..

CHP’nin yüzlerce emekçi il ve ilçe başkanı, yetenekli gençlik kolları üyeleri ve vefakar kadın yöneticileri dururken Mustafa Sarıgül ve CNN’deki kankası tarafından “Truva atı” gibi CHP’ye sokularak paraşütle vekil yapılan Faik Tunay adlı bu müride ne yazık ki partisindeki tek bir yönetici bile “ne saçmalıyorsun” diyemedi!..

İşte o da bu yüzden iyice zıvanadan çıkmaktan kaçınmadı, CHP içinden CHP’yi ezmeye, karalamaya ve vurmaya devam etti!..

Ve sonunda eski Demokrat Parti’ye hayranlığını da gösterirken, “Menderes’in milletin gönlünde ki yeri başkadır. Yarın sabah müsait olanları Menderes’in mezarı başına bekliyoruz” diye çağrı bile yaptı!..

Faik Tunay o kadar kontrolden çıkmıştı ki, CHP tabanına meydan okurcasına Fethullah Gülen’i bile ziyaret etmekten çekinmedi... Üstelik bunu “genel başkanın izniyle” yaptığını açıklayarak parti tabanında şok üstüne şok yarattı!..

İşte o Faik; Nurculuk, Said Nursicilik, cemaatçilik, Menderes hayranlığı, Onuncu Yıl Marşı düşmanlığı ve CHP karşıtlığı nedeniyle iyice çuvallayan imajını kurtarmak için 2014’te bir canlı yayın senaryosu yazdırdı...

CNN Türk’teki bir programda, sözde CHP’yi konuşmak için bu satırların yazarının karşına çıkarılsa da, foyasının iyice ortaya serilmesinden kurtulamadı...

Tunay, CNN genel müdürü olacak kankası ile sunucu Akif Beki’nin kurguladığı canlı yayın piyesinde ne kadar parlatılmak istense de, Said Nursi hayranı olduğunun tüm Türkiye’de duyulmasının önüne geçemedi...

İşte kendisiyle tartıştığımız o canlı yayında da gerçek yüzü ortaya çıkan Tunay 2016’daki seçimlerde vekil yapılmayarak bir köşeye atıldı... Yani hiç de hak etmediği bir makamın yakasından usulce düşürülüverdi...

SİYASETİN TİLKİSİ!..

Foyasının Aydınlık gazetesinde de sıklıkla ortaya çıkartılması ve Nurcu olduğunun iyice deşifre edilmesi üzerine CHP’yi eleştirerek partiden istifa eden Tunay, siyasetin militan tilkisi olarak kürkçü dükkanına geri dönmek zorunda kaldı...

Atatürkçülerin, cumhuriyetçilerin oyları kullanılarak CHP’ye vekil bile yapılan Faik Tunay adlı o Truva önceki gün de sosyal medya hesabından hezeyanlar yazarak AKP’yi desteklediğini ve referandumda “evet” diyeceğini açıkladı...

Dedi ki cemaat hayranı Tunay tiwitinde; “16 Nisan sabahı koalisyonsuz, istikrarlı, daha güçlü bir Türkiye için sistem değişikliğine ben de evet diyorum.”

Aslında Faik gibilerin kim olduğu, nerelerde yetiştikleri, kimlere hayran oldukları ve hangi odaklara hizmet ettikleri çok net biliniyordu...

Sokakta sıradan biriyken de, vekil olarak partiye sokularken de ve ne yazık ki “CHP milletvekili” sıfatını taşırken de her fırsatta Atatürk’ün partisini hançerlemekten çekinmeyen Tunay gibiler, CHP’lilerin sırtından vekilliğin rantını yedikten sonra partiyi ilk fırsatta terk ederek kaçtılar... Gerçek CHP’liler ise halen partilerine hizmet ediyorlar işte...

BYLOCK KORKUSU MU?..

Faik Tunay gibi tarikat-cemaat hayranları için bu kadar laf etmeye değmez ama gafillerin uyanması için sözün özüne dokunmadan da geçmeyelim;

CHP içindeyken bile Erdoğan’ın yemeklerine katılarak AKP hayranlığını gizlemeyen Tunay’ın “evet” borazanlığının gerekçeleri de eninde sonunda ortaya çıkacaktır...

Cemaat hayranlığı unutulmazken “Evet”çiliği ne kadar ciddiye alınır bilinmez ama asıl soru da şudur; Tunay’ın gerçek yüzünü göstermesi, hangi yüzünü gizlemeye hizmet ediyor acaba?..

Cemaat bağı iyice ortaya mı çıktı acaba?.. Yoksa telefonunda “Bylock” çıktı da korkudan mı “evet”çi tayfaya katıldı Tunay?.. Ya da asıl yuvasına sığınmak için AKP cenahından transfer teklifi mi bekliyor bu cemaatçi zat?..

Bilinen gerçekler bellidir; Faik Tunay gibiler ana muhalefet tabanının umutlarını yıkarak, örgütlerin moralini bozarak, CHP’nin ideolojisine balta vurarak, yani olabildiğince zarar vererek dışlandıkları için ilk fırsatta partiden kaçıp gittiler...

Ancak unutulmasın ki, Faik vakasının CHP’de yarattığı erozyon, siyasetten ders alması gerekenler için de çok önemli bir örnek olarak hep anımsanacaktır...

O dersin tek muhatabı CHP tabanında yüzbinlerce nitelikli genç varken bu yobazı vekil yapanlar değil, foyası ortaya çıktığında bile Tunay gibi müritlere militanca sahip çıkan zavallılar da utanmalı bu siyaset rezaletinden...

https://twitter.com/FARACYAZIYOR
https://www.facebook.com/mfarac