Algı kampanyasının dozunu artırarak, daha da sinsileşerek devam edeceğini, ettirileceğini biliyordum...
-Yanılmadım!..
Medyanın anlı şanlı kalemleri, millete yedirilmek üzere özene bezene hazırlanan, benim 3 hafta kadar önce yazdığım “AKP - CHP koalisyonu” sarmalı için kalemlerine sarıldılar!.. Önce Güneri Cıvaoğlu Milliyet’teki köşesinde soruyu patlattı:
-Türkiye, 8 Haziran sabahı bir AKP-CHP koalisyonu ihtimaline uyanabilir mi?.
Nasıl, afili soru değil mi!.. Cıvaoğlu, Ankara’dan bazı “dostlarının” kendisine kulislerde bu ihtimalin konuşulmaya başlandığını söyledikten sonra Alman modelini örnek gösterdi:
-Almanya’da yüzde 42 oy alan birinci parti ile yüzde 24 oy alan ikinci parti koalisyon yaptı. Yani merkez sağ parti ile merkez sol parti. Bunun Türkiye’deki versiyonu da bir AKP-CHP koalisyonudur.
Hoşunuza gitti mi?!..
* * *
Bitmedi!..
Hemen ardından Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, “soruyu aklıma Cıvaoğlu soktu” diyerek, böyle bir koalisyonun Türkiye’ye nasılda büyük katkılar sağlayacağını büyük bir sevinç ve mutlulukla 8 maddede sıralayıverdi!.. Ben size kampanyanın ana amacını gösterebilmek için, yalnızca üç maddeyi sıralayacağım:
1- Kürt sorununun çözümü bir AKP-HDP projesi, yani “İslamcı-Kürt” dayatması olmaktan çıkıp, bütün Türkiye’nin ortak hissiyatı haline gelir...
Ertuğrul Özkök’ün yazdığı bu madde, Nevruz’dan bir gün önce Kemal Derviş tarafından CNN Türk ekranında neredeyse birebir söylendi!. Üstelik böyle bir koalisyonda yer alabileceğini de ilan etti. Ben de bunu Odatv’de yazdım. Ne yalancılığım kaldı, ne bölücülüğüm, iyi mi!..
2- Yıldırım hızıyla gelen ekonomik krize karşı daha gerçekçi politikaların uygulanması mümkün olur.
Özkök’ün bu maddesinin Türkçesi şöyle: ekonominin başına Kemal Derviş geliyor!.. Zaten Kemal Kılıçdaroğlu, Derviş’i CHP Genel Merkezi’nde ağırlayıp, daha ortada hükümetin “H”si yokken “Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcılığı” görevini teklif etti bile... O da büyük bir memnuniyetle kabul etti!..
3- Alman modeli merkez sağ-merkez sol modeli Türkiye’de yıkılan devleti, yargıyı, demokrasiyi sağlam temellere oturtacak bir restorasyon dönemini açabilir...
Türkiye’yi 12 yılda bir kabile devleti haline getiren, demokrasiyi faşizme dönüştüren, orduyu, yargıyı yıkan AKP ile CHP el ele verecek ve restorasyon yapacak öyle mi?. İnsanda biraz utanma, biraz sıkılma olur diyeceğim ama diyemiyorum çünkü, CHP’nin genel başkanı daha dün projelerini anlatırken “AKP’yi özel olarak suçlamayacağız” açıklamasını yaptı bile!..
* * *
Kısacası, “Algı kampanyası” nın kalemşorları var güçleriyle “Üst akıl” tarafından icazet verilen yeni dönemin taşlarını döşemeye başladılar...
Özal dönemine güzellemeler yaptıktan sonra, “Leydinin topuk sesleri” ne savrulan, Mesut Yılmaz’ı kurtarıcı diye lanse eden, AKP kurulup 14 ay içinde yıldırım hızıyla iktidara oturtulduğunda “bunlar değişti canım” makaleleri döşenen medya kurtlarının bugünkü görevi de AKP-CHP koalisyonuyla Kürdistan’ın kurulması, AKP’nin kurtarılması, Türkiye’nin tam bağımlılıktan ekonomik ve siyasal köleliğe geçirilmesidir, ne yazık ki!..
Bizlere, “hain” diye, “CHP’yi bölüyorsunuz, AKP’ye çalışıyorsunuz” diye saldıranlara da bir çift sözüm var; Biz, mesleğimizin her döneminde, her türlü kahpece saldırı, baskı, tehdit, zorbalık karşısında bile kalemimize ihanet etmedik, halkımızı ve ülkemizi satmadık... Arşivler ortada, yazdığımız her şeyi hayat bir bir doğruladı.. Arkamızda zerre kadar leke bırakmadık. Her zaman alnımız açık, başımız dik dolaştık. Şimdi çok dikkatle bakın bakalım, kim hain, kim bölücü, kimler dönek!..
Ve bir şeyi çok iyi biliyorum; her türlü alçaklığa, zorbalığa, fesat kampanyalarına, algı yönetimlerine karşın yenilmeyeceğiz:
-Güzel günler göreceğiz arkadaşlar...
https://twitter.com/umit_zileli
https://twitter.com/umit_zileli
