TAHLİYELER MAHKEMENİN GERÇEK YÜZÜNÜ ORTAYA KOYDU
Bugün inanılmaz bir gün. Silivri duvarları yıkıldı.
Danıştay cinayeti sanığı Alparslan Aslan da salıverildi. Ama mahkemeye hakaretten ceza aldığı için bir süre daha yatacak.
13.Ağır Ceza Mahkemesi şaşkınlıkla değerlendirilecek bir karar açıkladı. Bir mahkeme 'beni kaldırmak yanlıştır' demek hakkını kendinde görebilir ama TBMM’den çıkmış bir yasayı uygulamıyorum, bu yasal değişiklikleri tanımıyorum diyemez.
Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması doğru olmuştur. Daha önceki DGM modeli Fransa’dan etkilenerek alınmıştır. Fransa DGM’si mobildi ve tekti, ama Sosyalistler iktidara gelince bu mahkemeleri ve ölüm cezalarını kaldırdı. Ancak biz DGM’leri yaşatmak amacıyla debelenip durduk. ÖYACM de şimdi kaldırıldı. Bu mahkemelerde verilen kararlar yeniden görülmelidir ama tek bir koşulla yeni yargıçlarla yargılama yapılmalıdır.
13.ACM’nin direnişi, bu mahkemede yargılananların hangi çile ve sıkıntıyı çektiklerini tüm halkın gözleri önüne sermiştir.
Bu mahkemelerin genel zihniyeti, kimden emir aldıkları ve hangi amaçla hangi hedefe yöneldikleri ortaya çıkmıştır.
Bundan sonrasında ne olacak, şimdiden kimse bilemez. Çünkü Yargıtay aşaması var. O güne kadar bekleyeceğiz ve yaşayarak öğreneceğiz.
2007 yılında operasyonlar başladığından 5 Ağustos 2013’e kadar utanmazca ve hayasızca yazılar yazan gazeteciler, televizyon kanallarında yorum yapanlar bilgisizce ve ahlaksızca değerlendirmeler yaptılar. Bunlara ek olarak yazma heveslisi emekli bir albay da, geçersiz bir iftiraname olan “iddianameyi” doğru kabul ederek, bir sanık emekli subay için “itirafçı” oldu diyebilmiştir. Bu sanık 8 yıl 9 ay hapis cezası almıştır. Peki, bir itirafçı nasıl oluyor da bu kadar çok hapis cezası alıyor. Bu davanın ayrıntılarını yazacağım. Okuyacaksınız. İstanbul 5.Asliye Hukuk Mahkemesi yazma heveslisi albaya “iftiracıdır” kararı vermiştir. Yani tazminat cezası vermiştir.
Bu emekli albay kimdir? Adı Erdal soyadı Sarızeybek’tir.
Orgeneral Şener Eruygur’un bu iftiracı şahıs hakkında 4 Temmuz 2008 günü Beşiktaş adliyesinde tanıklar huzurunda anlattıklarını da yazacağım okuyacaksınız.
Demek ki, yalnızca TBMM’nin kabul ettiği yasayı uygulamaktan kaçınan mahkemeyle uğraşılmadı. İleride anlatılacak olan bazı hainlerle, gaflet ve dalalet içinde olanlarla da mücadele edildi. Bu kişiler de artık tek tek açıklanacaktır.
Bu tahliyeler bir kısım medya mensupları, akademisyenler, iftiracı subay ve astsubayların yüzlerine bir şamar gibi patlamıştır.
Bu gün mutlu bir gün. Yarın bir milat olacaktır. Bundan sonrasında açılan kanaldan ulusalcıların, Kemalistlerin, özgürlük, aydınlık, laiklik yönünde yürüyüşlerine tanıklık edeceğiz.
Haksızlık geçici bir süre için giderilmiştir. Umarım bundan sonra da yeni yasal düzenlemeyle, yeniden adil yargılamanın önü açılır.