Atatürk'ün ölümüyle ABD güdümüne giren çapsız siyasi ve askeri şahıslar yüzünden Türkiye ABD'nin proje uygulama alanına döndü.
ABD'nin Rusya’nın yayılmasına karşı geliştirdiği Ilımlı İslam (Siyasal İslam) dediği proje ile ülke muhafazakâr yapıya büründü.
Türkiye'de komunizm düşmanlığı adı altında Atatürk ilkeleri, siyasi ve askeri çevreler tarafından tahrip edilmeye başlandı.
Türkiye de ABD projesi olan Siyasal İslamcılar her köşe başına yerleştirildi.
İşte en büyük aldatmaca burada; zaten Atatürk ölür ölmez, ülkeyi ABD eliyle işgal edenler her yapılan yanlışı Atatürk'e bağladılar.
Aynı bugün olduğu gibi 14 yıldır hükümette olan AKP'nin her kötü olayı muhalefet havale etmesi gibi.
Siyasal İslamcıların sürekli mağdur edildik demeleri koca bir yalan. 1950’den buyana ülkeye sivil asker onlar hakim...
Mağdur edenler kendileri... Mağdur ettikleri halkın karşısına geçip bir de utanmadan Atatürk yüzünden mağduruz diye yıllardır ağlıyorlar.
1980 Askeri darbesi Siyasal İslamcılar için engel diye düşündüğü, solcu, aydın, Atatürkçü kitleyi ezdi geçti…
ABD "dincilerle ticaret iyi oluyor" diyordu. 1980 askeri darbesinde ABD’nin rolünü bilmeyen yoktur. Aynı zamanda 24 Ocak ekonomik kararlarının uygulanması için de zemin hazırlanmış oldu.
12 Eylül askeri darbesini bir ırka ve mezhebe yapılmış gibi propaganda yapanlar da bunların ortaklarıydı.
Zaten o günün ortaklarının bugün de ortak olduğunu görüyoruz. AKP, PKK, Cemaatin hedeflerinin ortak olduğunu söylerken bunun tarihsel alt yapısı olduğunu biliyoruz.
Hayatta hiç mağdur olmamış, devletin köşe başlarını tutmuş olanlar, sürekli mağduruz ağıtları ile halkın mağduriyetini sömürmüşlerdir.
Bir mağduriyet varsa zaten sebebi kendileri iken mağduriyeti, ilkelerini ortadan kaldırdıkları Atatürk'e ihale etmişlerdir.
Ben doğduğumdan bu yana hem devleti yönetip hem de bu Cumhuriyet beni mağdur etti diye ağlayıp duruyorlar.
Asgari ücretle zar zor geçinen vatandaşımız da, lüks içinde yaşayıp mağdurum diye ağlayanı dinliyor, ona bakıp ağlıyor. Sorsana kardeşim sen niye mağdursun diye…
Ben zar zor karnımı doyurup, zorlukla hayatta kalıyorum. Sen ise benim hakkımı da çalıp, lüks içinde hayat yaşıyorsun. Sen nasıl mağdursun diye sorsana…
İşte bu soruyu sormasın diye bilim, eğitim, özgür basın, sanatçıya baskı var. O yüzden yandaş basın, yandaş troller var.
İşte bu gerçeği söylediğinde vatandaş bize küfür ediyor. İşte bunun için etnik ve mezhep üzerinden bölücülük lazım.
İşte bu gerçek etrafında birleşip halk, bu oyunu toptan bozmasın diye etnik bölücülük ve mezhepçilik var.
Etnik bölücülük ve mezhepçilik bundan dolayı ortak yapıldı. Halk ortak olsa, birlik olsa bu bölücülüğü yıkar geçer…
https://twitter.com/nasuhbektas
https://www.facebook.com/bektasnasuh