YENİ KIRILMA NOKTASI 5. PARTİ Mİ?

Türkiye kırılma noktaları çok olan bir ülke.

Bir dönem yan yana gelen siyasetler, bir olayla birlikte ayrışıyor, yeni yeni ittifaklar/dostluklar doğuyor.

Bir dönem kavgalı olan siyasetler ise, bir başka kırılma döneminde yan yana gelebiliyor.

Örneğin Haziran 2013'teki Gezi isyanı emniyet raporlarına göre, yüzde 78'i ulusalcı/laik/Alevi kitlesi önderliğinde gerçekleşmişti.

Hükümetin atıf yaptığı terör örgütleri militanları, sempatizanları ise yüzde 4'te kalmıştı.

Yani büyük çok büyük çoğunluk Cumhuriyetçi bir kitleydi.

O meydanda bulunan terör örgütleri, halkın bu tepkisini kullanmak istemiş, provokasyonlarla Emniyetin Taksim'e ve Gezi'ye girmesine neden olmuştu.

Bu kitle hiçbir zaman terör örgütleriyle ideolojik olarak yan yana gelecek bir kitle değildi, ama Hükümete/AKP'ye isyan döneminde Taksim'de yan yana durmuştu. Sonra 17/25 Aralık patladı.

Yani AKP, daha doğru bir ifadeyle Tayyip Erdoğan/F Tipi paralel yapı kavgası patladı.

Bir anda Gezi'de yan yana gelenler arasında bir ayrışım başladı. Bir kesim Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla yürütülen cemaat operasyonlarını desteklerken, bir kesim de Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinden Gülen cemaatiyle yan yana durmaya özen gösterdi.

Sonra terör operasyonları geldi. Fethullah Gülen'le hareket eden “Atatürkçüler” bir anda geçmişte şiddetle karşı durdukları PKK'nın tezlerini savunmaya başladı.

PKK'nın açılım sürecinde bizlerin karşı çıktığı kazanımlarını görmemeye başlayan kitle, olayın terörle mücadele değil, “Saray'ın savaşı” olduğunu savunma yoluna gitti.

Tam “Haydaaaa” diyecekken aynı kitle bu defa da PKK'nın Suriye kolu PYD'yi sahiplenmeye başladı.

Garip bir saflaşma.

İşte tam da böyle bir kırılma dönemlerini yaşarken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, geçtiğimiz akşam canlı yayın konuğu olduğu Star TV'de ilginç bir açıklama yaptı.

Bahçeli “5. bir partinin de TBMM'de yer alabileceğini” söyledi.

Herkes Saadet veya Vatan Partisi yükseliyor da haberimiz mi yok derken, işin rengi ortaya çıktı.

AKP içinden kopma ihtimali yüksek bir grubun, seçimlerin ardından yeni bir parti kuracağı belirtiliyordu.

Bu grubun önderliğini, Erdoğan'la uzunca bir dönem yol arkadaşı olan Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Haşim Kılıç gibi isimlerin yapması muhtemel.

Haşim Kılıç'ın uzun süren sessizliği sonrası tam da bu tartışmalar yapılırken, Özgürlük Araştırmaları Derneği'nin düzenlediği konferansta konuşacak olması manidar.

Şimdiden Haşim Kılıç ismi TT olduysa ve Taraf, Cumhuriyet, T24 gibi haber merkezlerinin dikkatini çekiyorsa, birileri yeni bir yemek pişiriyor demektir.

Bu yemeğin acı ve İngiliz ustaların elinden çıkacağı kesin gibi.

Garson olarak seçilenler, İngiliz mutfağını bizlere hatırlatıyor.

Tayyip Erdoğan gibi olmasın söylediklerimiz ama yeni bir kırılma noktasında, gözümüzü dört açmak, leziz Türk mutfağı varken, elin gavurunun yemeklerini yemememiz önemli.

Bizden söylemesi...