Parlamentoya AKP’nin İzmir’den seçtirdiği Rıfat Sait’in bugün yumurtladığı inciler sizde ne etki yarattı bilmiyorum ama benim tepemin tasını attırdı.
Olsa olsa ancak bir Ümmet’in veya Kısmet’in temsilcisi olabileceğini ve asla Yüce Milletimizi temsil edemeyeceğini düşündüğümden kendisine milletvekili demeyeceğim.
Bu zat, Tayyip Erdoğan’ın Pazar günü geleceği İzmir’de göçmen dernekleriyle buluşmasını organize ettiği için, yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgi vermek amacıyla bir basın toplantısı düzenlemiş. Bu toplantıda da Berkin Elvan’ın hayatını kaybetmesini değerlendirirken “O fiş seçim öncesi bilinçli çekildi. Ortalık karıştı ve üzücü olaylar yaşanmaya başladı. Ancak o olaylar hiç o kadar da masum bir olay değil.” ifadelerini kullanmış.
Konuşmasını bütünüyle takip ettiğinizde takılacağınız çok yer var. Ancak ben bugün 14 Mart Tıp Bayramı olması münasebetiyle sadece mesleğim açısından değerlendireceğim bu zatın yumurtladıklarını.
Be adam! Kim çekti Berkin’in fişini?
Elektrik teknisyeni mi?
Kemal Kılıçdaroğlu mu, Doğu Perinçek mi?
Amerika mı? Rusya mı? İsrail mi? Almanya mı?
Bir doktor olduğuma göre belki de ben çekmişimdir?
Yahu hangi makam uğruna, hangi hedef peşindeyken onurlu, dürüst, namuslu bir adam senin ağzından çıkan bu lâfları edebilir? Hangi pâye insanı bu lafları edecek kadar insanlıktan çıkarabilir yahu?
Orası Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Türkiye’nin en büyük hastanelerinden biri. Her biri birbirinden değerli ve fedakâr yüzlerce doktor çalışıyor. Bugüne kadar da binlercesi çalıştı, geldi, geçti o kutsal yuvadan. Onlar bugün yurdun her köşesinde büyük bir özveri ile ve senin asla anlayamayacağın yüce bir ruh zenginliği ile vatandaşımıza hizmet götürüyorlar.
Kim çekti yahu Berkin’in fişini? Kim çekmiş olabilir? Kimse çekmiş olabilir mi? 14 Mart’ta hem de Bayramımızda delirtmek mi istiyorsun bizi?
Bu ne bayağı, ucuz ve densiz bir siyaset anlayışı…
Kim seçti yahu seni oraya? Kim gönderdi? Kim istedi? Nasıl bir anlayışa hizmet edeceğin öngörüldü? PES!
Çocukcağız 269 gün makinada yaşamış, sonunda avuç içi kadar kalmış, 16 kiloya kadar düşmüş…
Kim dayanabilirdi yahu bu kadar acıya? Kim dayanabilirdi?
Nasıl dayanabildi bu evladımız kafasındaki gaddarlık simgesi delikle ve bu kadar zaman boyunca makinada yaşamaya? Nasıl?
Söyleyeyim! Atatürk’ün Yüce Türk Hekiminin ilgisi ve Yüce Türk Milletinin sevgisi ve duasıyla…
Onun başına gelen, senin utancın olup başını öne eğdirmeliydi oysa…
Nasıl edebiliyorsun bu lafları?
“Hekimin hatası, falan filan ya da hastanenin hatası” diyerek sağlıkçılara çamur atıp Başbakan’ın hıncından sıyrılmayı planladığı ses kaydı internete düştüğünde Fatih Altaylı’ya da sormuştum…
SEN KİMSİN? KİMSİN SEN? diye…
Rıfat Sait, SEN KİMSİN, KİMSİN SEN ki bizi fiş çekmekle itham ediyorsun?
Türk Tabipler Birliği’ne de bir kez daha uyarıda bulunuyorum…
Sizi Fatih Altaylı için görevinizi yapmaya çağırmıştım…
Şimdi de Rıfat Sait için çağırıyorum…
TIP BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!
https://twitter.com/drtayfunbudak
https://www.facebook.com/tayfun.budak.790